Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5372
Karar No: 2019/3263
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/5372 Esas 2019/3263 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı ile satış vaadi sözleşmesi yaparak gayrimenkulü satın aldığını ancak tapunun devrinin mümkün olmadığını ve davanın kabul edilmesini talep etmiştir. Davalı ise ihtilafın mülkiyet konusunda olduğunu ve tapunun devri için şartların yerine getirilmediğini ileri sürmüştür. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vermiş, davalı istinaf etmiştir. İstinaf mahkemesi ise davanın reddine karar vermiştir. Yargıtay ise davanın kabul edilmesi gerektiğine karar vererek, Borçlar Kanunu'nun 22. maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 706. maddesi ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi uyarınca satış vaadi sözleşmelerinin tapu iptali ve tescil davası açılmasını mümkün kılan ve mülkiyet devir borcu yükleyen bir sözleşme olduğunu belirtmiştir. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu'nun 22. maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 706. maddesi, Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2018/5372 E.  ,  2019/3263 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.06.2016 tarihinde verilen dilekçeyle satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 28.12.2017 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi"nce istinaf yoluyla incelenmesi davalı ... vekili tarafından talep edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, davanın reddine dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 09.04.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı ... vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -K A R A R-
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ..."den ... . Noterliğinin 02.02.2010 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ... hudutları dahilindeki VIII-1 H Blok tapuda ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 7068 ada 1 parsel sayılı gayrimenkulü 101.222TL bedeli ödeyerek satın aldığını, ... tapunun hali hazırda maliki olduğundan huzurdaki davanın davalısı olduğunu ileri sürerek açılan davanın kabulüne karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, olayın davacı ... ile davalı ... arasındaki bir satış vaadi sözleşmesindeki anlaşmazlıktan kaynaklanan mülkiyet ihtilafı olduğunu, taşınmazın müvekkili bölge kayıtlarında bulunmasının nedeninin 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu gereği tahsis edilmiş bölge içinde bir parsel olmasından kaynaklandığını, satış vaadinde bulunan katılımcı ... , tahsisli arsanın tapusunu almak için Bölgeye başvurmadığından ve gerekli işlemleri yapmadığını, katılımcıya 4562 sayılı Kanun ile yönetmeliği çerçevesinde bölgeye müracaatında tapunun verileceğini, ihtilafın davacı ... ile davalı ... arasında bir mülkiyet ihtilafı olduğunu ileri sürerek açılan davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davalı ... vekilinin istinaf talebi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi"nce "...Davalı ..., 02/10/1989 tarihinde ... Organize Sanayiceleri Derneği Başkanlığına müracaat ederek ... Deri Sanayi Bölgesinden kimyevi madde imalatı yapmak üzere bir parsel satın alma talebinde bulunmuş, ... 1. Noterliğinin 02/10/1989 tarih, 64827 sayılı taahhütnamesi ile 02/02/1994 tarih, 94-3 kararda tahsis bedeli ... Organize Sanayiceleri Derneğine ödenmesi nedeniyle tahsis edildiği, tahsis hakkının devri taraflar arasında noterlik nezdinde akdedilen tahsis hakkı "tahsis hakkı, devir temlik sözleşmesi" ile mümkün olduğu, ... ile ..."ın 29/03/2011 tarihinde tahsis hakkının devri için davalı bölgeye başvuruda bulundukları, 11/04/2014 tarihinde başvurunun uygun görüldüğü, noterlikçe düzenlenecek devir temlik sözleşmesinin davalı ... ibrazı ve onayının yapılmasından sonra tapunun devredileceği ancak davalı ve davacı devir temlik sözleşmesini ibraz etmediklerinden bu zorunluluk 4562 sayılı ... kanunun ve ... uygulama yönetmeliği hükümleri uyarınca getirilen işlem olup, bu işlem yapılmadan devir işleminin yapılmasının mümkün olmayacağı açıktır. Satış vaadi sözleşmesi, davacı ile davalı ... arasında vaat edilen taşınmaz halen ... adına kayıtlı olup, satış vaadi sözleşmesinin hukuken teslim ve devrinin mümkün olmadığı, imkansızlık nedeni ile satış vaadi sözleşmesine dayalı açılan davanın reddi gerekir. Ayrıca, davalı ..., 4562 sayılı yasaya göre ve davalı idarenin cevap dilekçesinde belirttiği üzere, taraflar arasında düzenlenecek devir temlik sözleşmesinin ibrazından sonra tapunun devredileceği bildirildiğine göre, davacının bu şartları yerine getirmeden dava açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır." gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvuru talebinin kabulüne, ... aleyhine açılan davanın pasif husumet nedeni ile reddine, diğer davalı hakkında açılan davanın esastan reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
    Somut olayda; dosya kapsamında davalı ... cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında tahsis hakkı kapsamında diğer davalı ..."ın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini ileri sürmediğinden davalı ..."ın diğer davalı ... karşı olan yükümlülüklerini yerine getirdiği anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın davacıya teslim edildiği, davacı tarafından kullanılmakta olduğu, bu hususta taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, davalı ... ve davacının "Devir Talebi" başlıklı dilekçesi ile 29.03.2011 tarihinde diğer davalı ... Müdürlüğü"ne başvurdukları, davalı ... 11.04.2011 tarihinde başvuruya cevap verildiği anlaşıldığından satış vaadi sözleşmesi doğrultusunda davacı adına dava konusu taşınmazın tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın ... yönünden pasif husumet nedeni ile reddine, diğer davalı ... yönünden davanın esastan reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve HMK 371. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 2.370,00TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 09.04.2019 tarihinde oy çokluğu ile kesin olarak karar verildi.
    K A R Ş I O Y
    Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi