MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı kiralayan, 26.05.2015 tarihinde başlatmış olduğu haciz ve tahliye istemli ilamsız icra takibi ile ödenmediği iddia olunan 2014 yılı Eylül ayından bakiye 312,00 TL ile Ekim, Kasım, Aralık ile 2015 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs ayları kira bedelleri aylık 1600,00 TL’den toplam 13.112,00 TL kira alacağının davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı kiracı, icra takibine süresinde yapmış olduğu itirazında, kira bedellerinin davacının banka hesabına yatırıldığını borcunun olmadığını beyan etmiş, banka ödeme belgelerini dosyaya ibraz etmiştir. Davacı vekili itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi için İcra Mahkemesine başvururken, davalının ay açıklaması belirtilmeden yapmış olduğu banka ödemelerinin, daha önceki ödenmeyen aylar kira bedellerine mahsup edildiğini belirterek, düzenlemiş olduğu borç hesap cetvelini dava dilekçesine eklemiş ve takibe konu aylar kira bedellerinin tahsili talebini tekrar etmiştir. Davalı ödemeler sebebiyle borcu bulunmadığını davanın reddine karar verilmesini savunmuş Mahkemece, davacı adına olan banka hesap özetleri ilgili banka şubesinden getirilerek dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda itirazın kaldırılması ve tahliye kararı verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece her ne kadar bilirkişi raporuna göre karar verilmiş ise de, davalı vekili tarafından 09.12.2015 düzenleme tarihli bilirkişi raporuna ve yapılan hesaplamaya itiraz edilmiş, yazılı kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin Temmuz ayı olmasına ve ilk ayın peşin elden, ikinci ayın ise abonelik bedellerine mahsup edilerek ödenmesine rağmen, bilirkişi tarafından ödemelerin 18.09.2009 tarihinden itibaren başlatılmış olmasının ve eksik ödemelerin bu tarihe göre belirlenmesinin, ayrıca bilirkişi raporunda bankaya yapılan aylık ödemelerin gösterildiği hesap cetvelinde, 2011-2012 yılları arasındaki ödemelerin banka kayıtlarına göre 1300 TL olarak ödendiğinin görülmesine rağmen, ayık kira bedelinin 1400 TL olarak kabul edilerek hesaplamanın yapılmasının hatalı olduğunu, müvekkilinin
kimlik numarası ile yatırmış olduğu kira bedellerinin ilgili bankadan istenmesi talebinin mahkemece yerine getirilmediği için hesaplamada bu ödemelerin de yer almadığını, yargılama sırasında ibraz edilen 29.08.2009 günlü, 996.00 TL tutarında kartsız para yatırma işlemi ile gerçekleştirilen ve davacı hesabına yapılan kira bedeli ödemesinin de gelen banka ekstrelerinde görülmesine rağmen bilirkişi tarafından hesaplamaya dahil edilmemesi sebebiyle bilirkişi raporunu kabul etmediğini beyan etmiştir. Mahkemece, davalı vekilinin itirazlarına yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmamış, itirazlarla ilgili ek rapor alınması yoluna gidilmemiş ve itiraza uğrayan bilirkişi raporuna dayalı olarak eksik inceleme ile karar verilmiştir. Bu durumda Mahkemece davalının itirazları üzerinde durularak gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 27.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.