12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/12773 Karar No: 2010/25450 Karar Tarihi: 01.11.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/12773 Esas 2010/25450 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/12773 E. , 2010/25450 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/02/2010 NUMARASI : 2009/1781-2010/224
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki her iki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Mahkemece, yüze karşı verilen kısa kararda, "şikayetin reddine" karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda “şikayetin kabulüne" hükmedilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. T.C. Anayasası, yargılamada aleniyet ilkesini benimsemiştir. Bu nedenle, yargılama açık olarak yapılacak ve yargılama sonunda verilen karar HUMK.nun 388/son maddesi hükmü gereği açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça belirtilecektir. HUMK.nun 382. maddesi gereğince, sonradan yazılacak gerekçeli kararın da verilen kısa karara uygun olması gerekir(HUMK.nun 381/2-1 maddesi hükümleri gereği) Bu nedenle mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla aynı sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemez. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 10.04.1992 tarih ve 7/4. sayılı kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunmasının bozma nedeni sayılacağı belirtilmiş olup, mahkemece yapılacak iş, önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişkinin giderilmesi için vicdani kanaatine göre yeni bir karar vermekten ibarettir SONUÇ : Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.