21. Hukuk Dairesi 2018/6058 E. , 2019/4273 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Davacı vekili, davalılara ait iş yerinde haddeci olarak çalışan müvekkilinin 05/04/2004 tarihinde iş kazası geçirerek sol bacağından malul kaldığını, davalıların olayın meydana gelmesinden sorumlu olduğunu, kaza nedeniyle davacının meslekte kazanma gücünü kaybettiğini, olay nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminatın 05/04/2004 kaza tarihinden itibaren yasal faizle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B)Davalıların Cevabı :
Davalılar vekili, davacı iddialarının yerinde olmadığını, olayın iş kazası sayılamayacağını, meydana gelen kaza nedeniyle davalı müvekkillerinin sorumlu tutulmaması gerektiğini, husumet itirazında bulunduklarını beyanla ederek haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur.
C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
İlk derece mahkemesi tarafından, davacının davalı işverenlere ait iş yerinde haddeci olarak çalışırken 05/07/2004 tarihinde sol bacağına isabet eden demir ile yaralandığı ve kaza nedeniyle kalıcı maluliyetin oluşmadığı, iş kazasında davalı işveren şirketin %90, kazalı işçinin %10 kusurlu olduğu, kaza tarihinde davacının 36 yaşında olduğu, davacının olaydan duyduğu üzüntü ve elem derecesi, paranın alım gücü, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, davacının yaşı, bedensel bütünlük veya vücut bütünlüğü kavramının fizik bütünlük yanında ruhsal bütünlüğü ve sağlığı da kapsadığı değerlendirmeleri üzerine tarafların olaydaki kusur durumları da göz önünde bulundurularak takdiren 2.000,00 TL manevi tazminatın 05/04/2004 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, davacı vekilinin 19/10/2017 tarihli duruşmadaki imzasına havi beyanı da dikkate alınarak maddi tazminat talebine ilişkin davasının HMK 150/5 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına dair karar tesis edilmiş, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaati ile taraflar vekillerinin istinaf başvurularının HMK"nın 353 - (1) b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
E)Taraf Vekillerinin Temyiz Nedenleri :
Davacı vekili, manevi tazminat yönünden kararı temyiz ettiklerini, manevi tazminatın az olduğunu, Ticaret Sicil Kayıtlarına göre... Ltd. Şti.nin unvan değişikliği ve daha sonra da şirket türünde değişikliğe gittiğini, iş kazası tarihinin SGK Başkanlığı tarafından 05/07/2004 olarak tespit edildiğini, dava dilekçesinde 05/04/2004 olarak beyanda bulunduklarını, bu hatanın düzeltilmesi amacıyla yargılama aşamasında dilekçe sunduklarını, açıklanan sebeplerle manevi tazminat yönünden kararın müvekkili lehine bozulması gerektiğini savundu.
Davalılar vekili, husumeti kabul etmediğini, davacı işçinin kaza tarihinde dava dışı ...işverenliğinde çalıştığını, bu nedenle müvekkilleri yönünden davanın reddedilmesi gerektiğini, kararın şablon kısmında, davalı Tekin ... isimli şahsın yanında parantez içerisinde “... Haddecilik ... Şirketler Grubu” yazısı ile hükümde tereddüt yaratıldığını, zamanaşımı sebebiyle davanın reddedilmesi gerektiğini, iş kazası ve maluliyet oranının tespiti davasının beklenilmesi gerektiğini, maddi tazminata yönelik talep hususunda HMK m. 150/5 e göre karar verildiğini ancak bu hususta davalılar vekili olarak beyanlarına başvurulmadığını beyan ederek, açıklanan ve re’sen tespit edilecek sebeplerle kararın bozulması gerektiğini savunmuştur.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sebepler ile temyiz kapsam ve nedenlerine göre, tarafların aşağıdaki açıklamaların kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, iş kazasında yaralanan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, maddi tazminat davasının HMK m. 150/5 e göre açılmamış sayılmasına, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüyle 2.000,00 TL manevi tazminatın 05/04/2004 kaza tarihinden itibaren davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine hükmedilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117/2.maddesine göre de İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir.
Somut olayda, dava konusu iş kazasının 05/07/2004 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesinde 05/04/2004 olay tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesinin talep edildiği ve Mahkemece talep gibi iş kazası tarihinden önceki 05/04/2004 gününden itibaren faize karar verildiği, bu yönüyle kararın hatalı olduğu açıktır.
Yapılacak iş, Mahkemece, yukarıda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, faiz başlangıç tarihindeki hatanın düzeltilmesi amacıyla hüküm bozulmalıdır.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşıldığından Yerel Mahkeme Hükmü bozulmamalı HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
G- Sonuç :
Yukarıda yapılan açıklama gereğince;
... 30. İş Mahkemesi’nin 19/10/2017 tarih 2016/162 Esas 2017/626 Karar sayılı ilamının hüküm fıkrasındaki 1. bendin silinmesine ve yerine;
“Toplam 2.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 05/07/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ÖDENMESİNE, fazla talebin REDDİNE,”
Rakam ve sözcüklerinin yazılmak suretiyle, Yerel Mahkeme Hükmünün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 12/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.