Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/6183 Esas 2019/10414 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6183
Karar No: 2019/10414
Karar Tarihi: 05.11.2019

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/6183 Esas 2019/10414 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir zabıt kâtibinin müştekinin imzasını taşıyan feragat dilekçesini, avukatın kimlik kontrolünü yapmadan, kabul ederek görevi kötüye kullandığı suçlamasıyla mahkûmiyet kararı vermiştir. Ancak, atılı suçtan beraat yerine mahkûmiyet kararı verilmesinin gerekçesi ve değerlendirmesi yanılgılıdır. Ayrıca, suçun niteliği ve işleniş biçimine göre zararın ödenmesi koşulunun aranabilmesi için maddi bir zararın bulunması zorunludur. Mahkeme, eksik araştırma ve yetersiz gerekçelerle hüküm verdiği için karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 257/1. maddesi (Görevi kötüye kullanma suçu)
- TCK'nın 257/2. maddesi (Görevi kötüye kullanmanın cezası)
- CMK'nın 231/5. maddesi (Hükümden sonra açıklanan kararlar)
- CMK'nın 231/6-c maddesi (Hükmün açıklanmasının geri bırakılması)
- 6008 sayılı Yasa'nın 7. maddesi (Hükümden sonra açıklanan kararlar)
- TCK'nın 53/1-a maddesi (Kamu görevlisinin yetki kötüye kullanması)
- TCK'nın 53/5. maddesi (Kamu görevlisi için takdiri indirim ve erteleme hükümleri)
- 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi (Kararların temyizi)
- CMUK'nın 321. maddesi (Kararın bozulması ve yeniden yargılama)
5. Ceza Dairesi         2019/6183 E.  ,  2019/10414 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suç tarihinde ... İdare Mahkemesinde zabıt katibi olarak görev yapan sanığın, müştekinin imzasını taşıyan davadan feragat dilekçesini dosya kapsamında vekaleti bulunmayan Av. ..."dan kimlik kontrolü yapmadan kabul etmek suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul edilen somut olayda; suç tarihinde yürürlükte olan 17748 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin İdari İşleri ile Kalem Hizmetlerinin Yürütülmesi Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik hükümleri nazara alındığında atılı suçtan beraati yerine dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanığın sübutu kabul edilen eylemlerinin TCK"nın 257/1. maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden, TCK"nın 257/2. maddesiyle uygulama yapılması,
    CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de; bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 03/02/2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, CMK’nın 231/6-c maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilerek "giderilmesi gereken zarar" kavramının, somut, belirlenebilir maddi zarar olduğu dikkate alınarak, öncelikle olay nedeniyle uğranılan maddi bir zararın bulunup bulunmadığının saptanmasından, var ise sanığa bildirilip tazmin edip etmeyeceğinin sorulmasından sonra, bu maddenin 6. fıkrasına 25/07/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de nazara alınıp, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel adli sicil kaydı bulunmayan,hakkında takdiri indirim ve erteleme hükümleri uygulanan sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve yeterli olmayan gerekçelerle 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 05/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.