19. Ceza Dairesi Esas No: 2020/305 Karar No: 2020/1562 Karar Tarihi: 18.02.2020
6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/305 Esas 2020/1562 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesi, sanğa 19/01/2006 tarihli suçlamaya ilişkin olarak mahkumiyet hükmü vermiş, ancak Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozulmuştur. Mahkeme, bozma ilamından sonra sanığın hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verdiğini ve bu kararın kesinleştiğini belirtmiştir. Ancak, sanık denetim süresi içinde yeni bir suç işlediği için kovuşturmadan vazgeçilmiş ve hükümün düşmesine karar verilmiştir. Kararda, suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suç için 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Kararda ayrıca, mahkumiyet kararından sonra yapılan başka usul işlemi olmadığından, zamanaşımının öngörülen sürede gerçekleştiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 67. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'nın 321, 322. maddeleri ve 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2020/305 E. , 2020/1562 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluşturduğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelenmede; Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi olduğunun kabulü ile sanık hakkında, 19/01/2006 suç tarihli eylemiyle ilgili olarak İzmir 6. Sulh Ceza mahkemenin 08.11.2007 tarihli 2006/988E,2007/1294K sayılı ilamıyla mahkumiyet hükmü kurulduğu, bu hükmün Yargıtay 3. Ceza Dairesi"nin 2009/19994 E, 2010/16681 K sayılı ilamıyla bozulduğu, mahkemece bozma ilamından sonra sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, bu kararın 11/11/2011 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 29/01/2015 tarihinde işlediği “Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma” suçundan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbarı üzerine hükmün 13.06.2019 tarihinde açıklandığı, CMK"nin 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 11/11/2011 tarihi ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği 29/01/2015 tarihleri arasında zamanaşımının durduğu ve 08.11.2007 tarihli ilk mahkumiyet kararında hüküm tarihine kadar zamanaşımını kesen başkaca usul işleminin olmadığı, 08.11.2007 tarihli mahkumiyet hükmünden, 13.06.2019 tarihli hükme kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nin 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 18/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.