İhbarname No : KYB - 2018/84444

Mala zarar verme suçundan sanıklar ... ve ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmalarına dair KÜÇÜKÇEKMECE 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.09.2017 tarihli ve 2014/1946 esas, 2017/684 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre; sanıklar hakkında mala zarar verme suçu ile birlikte nitelikli hırsızlık suçu yönünden verilen mahkumiyet kararlarının istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin 25.01.2018 tarihli ve 2017/3017 esas, 2018/123 sayılı kararı ile mala zarar verme suçundan verilen 2.000,00 Türk lirası adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün cezanın türü ve miktarı itibariyle istinaf talebinin reddine, hırsızlık suçundan verilen hükümler yönünden ise; “...sanıkların aksi kanıtlanamayan savunmalarında suçlamaları kabul etmemeleri, yapılan aramalarda müştekiye ait eşyaların ele geçmemesi, dosyadaki mevcut delillere göre de atılı suçların sanıklar tarafından işlendiğini gösterir mahkumiyetleri için yeterli her türlü kuşkudan uzak, kesin delil bulunmadığı gözetilmeden atılı suçlardan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi kanuna aykırı, sanıkların istinaf itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5271 sayılı yasanın 303/1-a ve 280/1-a maddeleri gereğince bozulmasına, ancak bu aykırılık daha fazla araştırmayı gerektirmediğinden ve yeniden duruşma yapılmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan hüküm fıkrasından sanık ..."ın hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar Yusuf ve ..."ın hırsızlık suçundan mahkumiyetlerine ve yargılama giderlerine ilişkin bölümlerinin çıkartılarak yerine "sanık ..."ın hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ... ve ..."ın hırsızlık suçundan 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatlerine...” şeklinde karar verildiğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık suçu ile birlikte işlendiği iddia edilen mala zarar verme suçu yönünden sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15.10.2018 gün ve 10739 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.10.2018 gün ve KYB/2018-84444 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümlüler ... ve ... hakkında nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasında mahkemece yapılan yargılama neticesinde her iki suçtan mahkumiyet kararı verildiği, hükümlüler müdafinin istinaf talebi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi"nin 25.01.2018 gün ve 2018/123 sayılı ilamı ile, mala zarar verme suçuna ilişkin istinaf başvurusunun hükmolunan adli para cezasının miktar itibariyle kesin olması nedeniyle reddine; nitelikli hırsızlık suçunun ise hükümlüler tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle CMK.nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat kararı verildiğinin ve bu kararların kesinleştiğinin anlaşılması karşısında; hükümlülerin beraat ettikleri suçla birlikte işlediği kabul edilen mala zarar verme suçundan da beraat etmeleri gerektiğinden,
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği bu nedenle yerinde görüldüğünden, Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12.09.2017 gün ve 2014/1946 esas, 2017/684 sayılı kararının 5271 sayılı CMK.nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, yüklenen fiilin sanıklar ... ve ... tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle mala zarar verme suçundan CMK.nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatlerine, hükmedilen cezanın infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.