Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/12395 Esas 2010/25325 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/12395
Karar No: 2010/25325
Karar Tarihi: 28.10.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/12395 Esas 2010/25325 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/12395 E.  ,  2010/25325 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tekirdağ 1. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 02/03/2010
    NUMARASI : 2009/106-2010/143

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Mahkemece, taşınmaz maliki şikayetçiye ve takip alacaklısına gönderilen satış ilanı tebliğine dair tebligat mazbatalarında "Gayrimenkul satış ilanı vardır" ibaresinin bulunması  gerekirken, "Taşınır satış ilanı vardır" ibaresinin yazılı olduğu ve satış ilanı tebligatının içinde, satışa konu taşınmazlara ilişkin satış ilanlarının bulunduğu başka bir şekilde ispatlanmadığından, yapılan tebligat usulsüz kabul edilerek ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir.
    Somut olayda, Tekirdağ 2. İcra Müdürlüğü"nce 02/02/2009 tarihinde, 07/04/2009 günü satışına karar verilen ipotekli taşınmazların, aynı tarihi taşıyan taşınmaz şartname ve ilanlarının düzenlendiği, gazete ilanının da, sözkonusu ilan metni ve şartnamelere göre yapıldığı anlaşılmaktadır. İhalenin feshini isteyen şikayetçi vekiline gönderilen satış ilanına ilişkin tebligat mazbatası üzerinde, muhatap olarak 3. kişi taşınmaz maliki M.T. vekili Av. M.İ. yazılı olduğu gibi, tebligatın ihalenin gerçekleştirildiği Tekirdağ 2. İcra Dairesi"nin 2007/6351 sayılı icra dosyasına ilişkin bulunduğu da belirtilmiştir. Dosyada satışı yapılan ipotekli taşınmazlardan başka menkul satış kararı ve satış ilanı bulunmadığına göre, şikayetçi tarafın ihalenin yapılacağından usulünce bilgilendirildiğinin kabulü gerekir.
    O halde mahkemece, şikayetçi vekilinin dilekçesinde ileri sürdüğü diğer fesih nedenleri hakkında inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 28/10/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.