Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1060 Esas 2020/7562 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1060
Karar No: 2020/7562
Karar Tarihi: 22.12.2020

Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1060 Esas 2020/7562 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 2009 ve 2008 yılları içerisinde sahte fatura düzenleme suçundan mahkum edilmiş ve temyiz talebi incelenmiştir. 2009 yılındaki hüküm sanık lehine sonuçlanmış ve bozma nedeni olmadığı belirtilmiştir. Ancak, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli kararıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu sebeple, 2008 yılındaki hüküm bozulmuş ve sanık hakkında davaya konu olan sahte faturaların tarihlerinin belirlenmesi için araştırma yapılması gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nin 43. maddesi: Zincirleme suçlar hakkındaki hükümler.
- 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi: İnfazın durdurulması, ertelenmesi ve tecil edilmesi.
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: Bozma kararının içeriği.
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: Yeniden yargılama kararları.
- 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi: Kazanılmış hakların korunması.
11. Ceza Dairesi         2019/1060 E.  ,  2020/7562 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I. 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi:
    Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluşturduğunun ve sanık hakkında TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
    II. 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi:
    1- Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; en son 2008 yılı ekim ayında matrahlı KDV beyannamesi verilmiş olması karşısında, sahte fatura düzenleme suçunda, suç tarihi düzelenen son fatura tarihi olup, 2008 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan sahte faturaların dava zamanaşımı yönünden önemli olduğu dikkate alınarak, suç konusu faturaların tarihlerinin belirlenebilmesi açısından; öncelikle 2008 yılında BA formu ile sanıktan mal aldığını beyan eden mükelleflerin 2008 yılı aralık ayında sanığın yetkilisi olduğu şirketten mal veya hizmet alımı bildirip bildirmediklerinin araştırılması, suç konusu faturaları kullanan mükellef veya şirketler hakkında sahte fatura kullanma suçundan karşıt inceleme raporları düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak, ilgili şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde, getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; suç konusu faturaları kullanan şirket veya mükelleflerin bağlı bulunduğu vergi dairelerinden, 2008 takvim yılında sanığın yetkilisi olduğu şirket tarafından düzenlenen faturaların ele geçirilip geçirilmediği sorularak, fatura tarihleri belirlendikten sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekliliği,
    2- Kabule göre de;
    a) Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırı,
    b- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına,
    22.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.