Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13711
Karar No: 2015/22332
Karar Tarihi: 29.06.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/13711 Esas 2015/22332 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/13711 E.  ,  2015/22332 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalılara ait işyerinde 01.01.2005 tarihinden 18.01.2013 tarihine kadar çalıştığını, iş sözleşmesinin feshetmek zorunda bırakıldığını, Aydın l.Noterliğinden 08.01.2013 tarihinde çekmiş oldukları 00605 yevmiye nolu ihtarnamenin davalıya 18.01.2013 günü tebliğ edildiğini, davalı tarafın da Aydın 2. Noterliği kanalıyla 01874 yevmiye nolu 24.01.2013 tarihli cevabi ihtarnameyi gönderdiğini, davacının, 2007-2009 yılları arasında davalı şirketin yan kolu olan aynı işverene ait BMC Kamyon servisinde çalıştırıldığını ancak bu çalışmasının davacı şirketçe gösterilmediğini, işyerinde yedek parçacı olarak çalışmaya başladığını, belli bir süre sonra muhasebeci olarak faaliyetini sürdürdüğünü, davalı şirketin iş sözleşmesini kendi isteği ile feshetmesini sağlamak amacıyla 2012 yılının sonlarına doğru davacıyı kendi görevi olmayan işlerde çalıştırdığını, çim kesme, davalı işverenin düğün salonu olan Akarsu düğün salonuna su taşıma işi, kır bahçesinde bahçe işi gibi işler yaptırdığını, davacının bu işlerin kendi vazifesi olmadığını bildirdiğinde" bu işleride yapmayacaksan, çek git " gibi sözler söylediğini, sekiz yıllık çalışması içerisinde yıllık izinlerini kullanmadığın; genel tatil ve ulusal bayramlarda çalıştırıldığını belirterek, fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, 7.869,02 TL kıdem tazminatı, 500,00 TL yıllık izin ücreti, 2.000,00 TL fazla çalışma ücreti, 500,00 TL genel tatil ve ulusal bayram ücretinin, faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı İsteminin Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacının şirket bünyesinde 2009-2012 yılları arasında üç yıla yakın çalışması, daha önce de 2005-2007 yılları arasında iki yıla yakın bir çalışması bulunduğunu, bu dönemlere ilişkin tüm ödemelerin kendisine yapıldığını, dava dilekçesinde belirtilen şekilde sekiz yıllık çalışması bulunmadığını, davacı davalı şirkette muhasebe yardımcı elemanı olarak çalıştığını, bankalara para getir götür işlerine yardımcı olduğunu, buna rağmen davacının muhasebeci olarak çalıştığının iddia edildiğini, bu yönde herhangi bir diploması, belgesi, meslek odası kaydı bulunmadığını, vasıfsız personel konumunda olduğunu, işverence işyerinin ihtiyaç duyulan bölümlerinde çalıştırılmasının işverenin işyerindeki çalışma akışını düzenleme hakkı kapsamında kanundan kaynaklanan bir hak olduğunu, davacının çalıştığı süre içesinde fazla mesai yapmadığını, muhasebe bölümünde getir götür yaptığından, genel tatillerde ve ulusal bayramlarda da çalışmasının mümkün olmadığını, yıllık izinlerini kullandığını belirterek açılan davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacının alacaklarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı kanuni süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir.
    Somut olayda davacı, davalı işyerinde kendisinden istenen tüm işleri yaptığını, davalının düğün salonu olarak işlettiği işyerinde düğün sezonunda çalıştığını, yaptığı çalışmalarının fazla çalışma teşkil ettiğini ve ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiştir. Dosya içerisinde çalışma saatlerini gösterir işyeri kayıtlarına rastlanmamıştır. Yargılama sırasında dinlenen taraf tanıkların beyanlarının değerlendirilmesi neticesinde, davacının düğün dönemi olan mayıs-ağustos ayları boyunca günlük onsekiz saat çalıştığı, düğün dönemi dışında ise oniki saat çalıştığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca dosyada yapılan kabule göre, davacının temmuz ve ağustos ayları süresince fazla mesai yaptığını ortaya çıkarır delil ve tanık beyanı bulunmadığı anlaşıldığından, bu ayların toplam süresince fazla mesai yapıldığı kabul edilerek yapılan hesaplamayı içerir bilirkişi raporuna göre karar verilmesi hatalıdır. Yukardaki belirlemeye göre değerlendirme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi