Esas No: 2021/1906
Karar No: 2021/3296
Karar Tarihi: 31.05.2021
Danıştay 12. Daire 2021/1906 Esas 2021/3296 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1906
Karar No : 2021/3296
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Başkanlığı
VEKİLİ : ...
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, Diyarbakır İli, ... İlçe Müftüsü olarak görev yapmakta iken Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/1-b maddesinde, itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin islam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ifade edilen ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurluğu Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığının ... tarih ve ... sayılı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İdare Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ...K: ... sayılı kararıyla; davacıya isnad edilen fiiller nedeniyle hakkında yapılan soruşturma sonucunda düzenlenen ... tarih ve ... sayılı soruşturma raporunda; olayların gelişimi gözetildiğinde, davacının şikayetçi imam-hatip ...'nın eşi ile aşk yaşadığı ve yuvanın yıkılmasına neden olduğu, evli olan davacının Kur'an kursu öğreticisi olmak isteyen bazı bayanlarla ilişkisi olduğu iddiaları ile ilgili soruşturma başlatıldığı, bu kapsamda yapılan incelemede davacının imam-hatip ...'nın eşi ile aşk yaşadığı ve yuvasının yıkılmasına neden olduğu iddiaları ile ilgili yeterli delil bulunmaması nedeniyle yapılacak bir işlem bulunmadığının belirtildiği; ancak davacının adı geçen imamın eşini Kur'an kursu öğreticilik belgesi bulunmadan Kur'an kurslarında 8 ay gayrı resmi, 2 ay da resmi olarak geçici öğretici olarak görevlendirdiği; ... ile duygusal ilişkisi olduğu iddiasına ilişkin olarak, ...'nın ifadelerinde davacının kendisini sık sık telefonla arayarak yakınlık kurmaya çalıştığını, telefon görüşmelerinde kendisine "sen çok akıllısın , çok iyisin çok güzelsin, senin gibi bir eşimin olmasını isterdim" şeklinde iltifatlarda bulunduğunu, gece yarısı zamanlı zamansız aramalarının da olduğunu, görev yaptığı kursa sık sık gelerek yakınlık kurmaya çalıştığını, kursa geldiği bir gün moralinin bozuk olduğunu görünce kalemi eline alarak "sen üzülme, kaşını düzelteyim mi, sen benim için çok özelsin" dediğini, bir çok defa kendisini süzercesine uzun uzun bakışlar attığını, bu durumun kursta birlikte görev yaptıkları ...'nin de bilgisinde olduğunu belirttiği; kurs öğreticisi ...'nin ifadesinde ... ile ... kursunda birlikte görev yaptıklarını, davacı ile aralarında duygusal yakınlık olduğu izlenimi veren olaylara şahit olduğunu belirttiği; bu durumda, davacı hakkında yürütülen soruşturma kapsamında alınan ifadeler ve tanık beyanları değerlendirildiğinde, isnad olunan fiilin sübut bulduğu, görevinin önemi ve niteliği gereğince yönetmelikle belirlenen atama şartı olan ortak nitelik şartını kaybettiği sabit olan davacının görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, delillerin hukuka uygun toplanmadığı, bir Kur'an kursu öğreticisi ile ilişki yaşayıp ailesinin yıkılmasına sebep olduğu iddialarının asılsız olduğu, şikayetçi şahsın kendisiyle husumeti sebebiyle bu soruşturmanın ve bu davanın açılmasına sebebiyet verildiği, aleyhinde verilen ifadelerde net bir çelişki olduğu, iddiaların kesin olarak bilinmediğinin beyan edildiği, ... adlı kadının ifadesini baskı altında verdiği, kararda belirtilen telefon görüşmeleri ve içeriğinin hukuka aykırı delil mahiyetinde olduğu, ilgili kişinin Kur'an kursunda göreve başladığı tarihin 03/01/2011 olduğu, 15/03/2011 tarihinde de görevden ayrıldığı, ancak bu telefon görüşmelerinin ise 2010 yılına ait olduğu ve somut olay açısından hukuka aykırı bir şekilde elde edilmiş olan, soruşturmacı tarafından ne şekilde elde edildiği anlaşılamayan davacıya ait cep telefonu trafiği dökümlerinin ''hukuka aykırı delil'' niteliğinde olduğu ve dikkate alınamayacağı, verilen cezada ölçülülük/orantılılık ilkesinin ihlal edildiği; dava konusu işlemin soruşturma usul ve esaslarına uyulmadan tesis edildiği, ortak niteliğin kaybedildiğini gösterir somut bir delil bulunmadığı, görevin sona erdirilmesine ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, İdare Mahkemesince verilen kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, davacı hakkında yapılan şikayet nedeniyle başlatılan soruşturma sonucunda, müftülük görevinin gereği, mahiyetinde çalışanlar ve aileler ile mesafeli olması, toplumu aydınlatması, kendisine verilen görevleri sıfatına yakışır şekilde yapması, bu görevin ifası sırasında topluma örnek olması gerekirken, eylemleri ile din görevlileri aleyhine güvensizlik meydana gelmesine sebebiyet verdiğinin belirlenmesi üzerine, din görevlilerinde aranan ortak nitelik şartını kaybettiğine karar verildiği, bu doğrultuda tesis olunan işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan idare mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" üzerine Danıştay Beşinci Dairesince devredilen dosya incelenerek işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.