Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2016/3746
Karar No: 2021/2907
Karar Tarihi: 31.05.2021

Danıştay 10. Daire 2016/3746 Esas 2021/2907 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3746
Karar No : 2021/2907


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1. … 2. … 3. …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMLERİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının davalı idarece kabule ilişkin kısımlarının; davacılar tarafından ise, manevi tazminat isteminin kısmen reddine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, … Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan yakınları … 'ın, 22/02/2014 tarihinde aynı ceza infaz kurumunda bulunan iki hükümlü tarafından öldürüldüğü olayda davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek, anne ... için 50.000,00 TL maddi, 75.000,00.TL manevi, kardeşler ... ile … için ayrı ayrı 75.000,00'er TL manevi olmak üzere toplam 275.000,00 TL tazminatın davalı idarece ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; davacılar yakını hükümlü … 'ın, almış olduğu hücre disiplin cezasının, ceza infaz kurumunun kapasitesinin dolu olması ve fiziki yapısının uygun olmaması nedeniyle kurum revirinde infaz edildiği, olay tarihinde kendisiyle aynı yerde kalan, hücre cezaları bulunan B.S. ve Y.G. isimli iki hükümlü ile aralarında çıkan kavga sonucu kafasına sert bir cisimle vurulmak suretiyle oluşan künt travma sonucunda beyin kanaması nedeniyle öldüğü görüldüğünden, yaşam hakkının korunması konusunda her türlü koruyucu tedbiri almakla yükümlü olan idarenin yaşanan olayda hizmet kusurunun bulunduğu; davacılardan … 'ın maddi tazminat istemi yönünden dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, hazırlanan bilirkişi raporunda … ’ın toplam 37.434,13 TL destekten yoksun kalma zararının hesaplandığı ve söz konusu raporun hükme esas alınabilecek nitelikte bulunduğu; manevi tazminat istemi yönünden ise, davalı idarenin hizmet kusuru nedeniyle davacıların duydukları elem ve ızdırabın davalı idarece ödenecek manevi tazminatla hafifletilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, … için 37.434,13 TL maddi, 40.000,00 TL manevi, … ile … için ise ayrı ayrı 10.000,00'er TL manevi olmak üzere toplam 97.434,13 TL tazminatın davalı idarece davacılara ödenmesine; davacıların fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacıların yakınları olan hükümlü … 'ın almış olduğu hücre disiplin cezasının, ceza infaz kurumunun kapasitesinin dolu olması ve fiziki yapısının yetersizliği nedeniyle ceza infaz kurumu revirinde infaz edilmesinin uygun görüldüğü, birlikte kaldığı diğer iki mahkûmun … ile aynı türden cezalardan hükümlü olduğu ve farklı koğuşlarda kaldıkları için aralarında önceden gelen bir husumet olmadığı, olay gecesi yaşanan kavganın mahkumların aralarında yaşanan tartışma sonucu aniden geliştiği, olayla ilgili yapılan idari soruşturma neticesinde ceza infaz kurumu personelinin kusurlu bir davranışının bulunmadığının anlaşıldığı belirtilerek, davanın kısmen kabulü yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği; öte yandan, Bakanlıklarının harçtan muaf olması sebebiyle yargılama harçlarının ödenmesi yönünde kurulan hükmün de hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davacılar tarafından; ödenmesine hükmedilen manevi tazminat miktarının olay nedeniyle ilgili duyulan elem ve ızdırabı karşılayacak miktarda olmadığı belirtilerek İdare Mahkemesi kararının manevi tazminat istemi yönünden davanın kısmen reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN_SAVUNMALARI : Davacılar tarafından; yaşanan olayda davalı idarenin ağır hizmet kusuru olduğu belirtilerek davalı idarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davalı idare tarafından; savunma dilekçesi verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen kabulü, kısmen reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Dava dosyasının incelenmesinden; davacıların yakınları olan … 'ın hükümlü olarak bulunduğu … Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda gösterdiği disiplinsiz davranışları sebebiyle almış olduğu hücre disiplin cezasının, ceza infaz kurumunun kapasitesinin dolu olması ve fiziki yapısının uygun olmaması nedeniyle kurum revirinde infaz edilmesinin uygun olacağı yönünde karar alındığı, hücre cezaları bulunan diğer mahkumlar B.S. ve Y.G. ile suç türlerinin aynı olması, alındıkları koğuşların farklı olması, aralarında husumet olabilecek bir durumun olmadığı dikkate alınarak her üç mahkumun hücre disiplin cezalarının C blok revir erkek koğuşunda infaz edilmeye başlandığı, 22/02/2014 tarihi gece yarısında mahkûmların aralarında çıkan kavga sonucu … 'ın yaralandığı, yapılan ilk müdahale sonrası Kepsut Devlet Hastanesine gönderildiği, ancak burada hayatını kaybettiği; … Cumhuriyet Başsavcığınca hazırlanan … sayılı iddianame ile, hükümlüler B.S. ve Y.G. hakkında adam öldürme, olay günü görevli bulunan infaz koruma memuru ve başmemuru hakkında ise görevi kötüye kullanma suçundan kamu davası açıldığı, … Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararla, sanık B.S. ve Y.G.'nin davacılar yakını … 'ı banyoda bulunan sabunluk ile kafasına vurmak suretiyle kasten öldürdükleri sabit olmakla 15'er yıl hapis cezasıyla cezalandırıldığı, infaz koruma memuru ve başmemurunun ise suçu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesiyle beraatlerine karar verildiği; davacılar tarafından, Adalet Bakanlığına yapılan başvuru ile yakınlarının vefatından dolayı uğranıldığı iddia edilen zararların tazmini talebinde bulunulduğu, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile taleplerinin reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 17. maddesinde, herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip olduğu; 56. maddesinde, Devletin, herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamakla yükümlü olduğu; 125. maddesinin son fıkrasında ise, idarenin, eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükmü bulunmaktadır.
Zarara neden olduğu ileri sürülen olay tarihinde yürürlükte olan 2992 sayılı Adalet Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun'un 1. maddesinde, adalet kurumlarının açılması, geliştirilmesi ve denetimi bu Kanun'un amaçları arasında gösterilmiş; 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, ceza infaz ve ıslah kurumları, icra ve iflas daireleri gibi her derece ve türdeki adalet kurumlarını planlamak, kurmak ve idari görevleri yönünden gözetim ve denetimini yapmak ve geliştirmek; aynı fıkranın (j) bendinde, ilgili mevzuat hükümlerine göre infaz ve ıslah işlerini düzenlemek, Adalet Bakanlığının görevleri arasında sayılmış; 11. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde ise, ceza infaz kurumları ve tutukevlerini yönetmek, denetlemek ve hesap işlerini izlemek görevi Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğüne verilmiştir.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 6. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde, ceza infaz kurumlarında hükümlülerin yaşam hakları ile beden ve ruh bütünlüklerini korumak üzere her türlü koruyucu tedbirin alınması zorunlu kılınmış; aynı fıkranın (h) bendinde ise, kanunlarda gösterilen tutum, davranış ve eylemler ile kurum düzenini ihlâl edenler hakkında Kanunda belirtilen disiplin cezalarının uygulanacağı hükmüne yer verilmiş olup; 44. maddesinde, hücreye koyma cezası, hükümlünün eylemlerinin nitelik ve ağırlığına göre bir günden yirmi güne kadar, açık havaya çıkma hakkı saklı kalmak üzere, geceli ve gündüzlü bir hücrede tek başına tutulması ve her türlü temastan yoksun bırakılması olarak tanımlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
A) İdare Mahkemesi Kararının, Manevi Tazminat İsteminin Kısmen Kabulüne, Kısmen Reddine Yönelik Kısmının İncelenmesi :
İdarenin kamu hizmetinin yürütülmesinden doğan zarardan sorumlu tutulmasını gerektiren kuramlardan birisi hizmet kusurudur. İdarenin yürütmekle yükümlü olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır.
Diğer taraftan, idarelerin kamu hizmetlerinin gereği gibi işlemesini sağlayacak organizasyonları yaparak yeterli araç ve gereçle donatılmış bina, tesis ve araçlarla hizmetin özelliğine uygun olarak seçilen ve yetişmiş personelle hizmeti yürütmek yükümlülüğünün bulunduğu da tartışmasızdır.
Olayda, davacıların yakınları olan … 'ın, hükümlü olarak bulunduğu ceza infaz kurumunda almış olduğu hücre disiplin cezasının infazı için konulduğu revirde birlikte kaldıkları, hücre disiplin cezası infaz olunan diğer iki mahkum tarafından kafasına sert bir cisimle vurulmak suretiyle öldürüldüğü, her üç mahkûm arasında daha önceden devam eden bir husumet bulunmadığı, olay günü aralarında ani gelişen bir kavga sonucunda diğer iki mahkûm tarafından bulundukları revir koğuşunun banyosundan alınan porselen sabunluk ile davacılar yakınının kafasına vurularak yaralanması üzerine kavgaya ceza infaz kurumu personelince müdahale edildiği, … 'ın yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı ve burada vefat ettiği anlaşıldığından, ani gelişen kavga olayına müdahale noktasında davalı idareye atfedilebilecek bir kusur bulunmamakla birlikte; 5275 sayılı Kanun'da hücre disiplin cezasının, cezanın infazı boyunca mahkûmun tek başına bulundurulması ve her türlü temastan yoksun bırakılması olarak tanımlanmasına rağmen, disiplin cezasının infazının, disipliner yönden halihazırda uyumsuzluğu olan her üç mahkumun aynı odada bulundurulmak suretiyle icra edilmesinin, yasanın amir hükmüne aykırı olduğu gibi, bu suretle diğer mahkumların davacıların yakını olan … 'a karşı işledikleri fiile elverişli bir ortam hazırlaması nedeniyle de hizmet kusuru oluşturduğu görülmektedir.
Bu durumda; mahkûmların almış oldukları hücre disiplin cezalarının infazının yasal koşullara aykırı olarak bir arada bulundukları yerde gerçekleştirilmesi sırasında, aralarında çıkan kavga sonucu … 'ın diğer mahkûmlar tarafından öldürüldüğü olayda davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu anlaşıldığından, İdare Mahkemesi kararının davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin kısmında sonucu itibariyle hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.
B) İdare Mahkemesi Kararının, Maddi Tazminat İsteminin Kısmen Kabulüne Yönelik Kısmının İncelenmesi:
Olayda; davacıların yakının ölümünde idarenin hizmet kusurunun bulunması sebebiyle anne … 'ın uğramış olduğu destekten yoksun kalma zararının hesaplanması amacıyla Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan raporda, maddi tazminat hesabı yapılırken … 'ın cezaevinde hükümlü bulunması nedeniyle şartlı tahliye olacağı 10/11/2015 tarihi dikkate alınarak hesaplama yapılmış ise de, maddi tazminat hesabı yapılırken şartlı tahliye tarihinin değil, bihakkın tahliyenin gerçekleşeceği tarihin dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekmektedir.
Bu durumda; yukarıda ifade edilen eksikliğin karşılanması amacıyla bilirkişiden ek rapor alınması suretiyle maddi tazminat tutarının hak ederek tahliye olunacak tarihin kıstas alınarak yeniden hesaplanması gerekmekte olup, temyize konu kararın maddi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kısmında bu nedenle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine, davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin kısmının BOZULMASINA, manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin kısmının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi