Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı, davalı aleyhinde para alacağı için ilamsız icra takibinde bulunmuş, 11.12.2003 tarihli takip talepnamesinde alacağın dayanağı olarak, Ödemiş Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.08.2001 tarihli 2001/434-422 sayılı boşanma kararıyla tasdik edilen ve boşanma kararının eki kabul edilen 21.8.2001 tarihli boşanma protokolünü göstermiş, bu protokol uyarınca davalı tarafından ödenmesi gereken, ancak o ödemeyince kendisi tarafından ödenen kooperatif aidatlarına ilişkin ödeme makbuzlarını da takip talebine eklemiştir. İlamsız takiplerde yetkili icra dairesinin hangisi olduğu, icra İflas Kanununun 50"nci maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu maddede Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümlerinin (HUMK.md.9-27) kıyas yoluyla para veya teminat borcu için yapılan takiplerde de uygulanacağı belirtilmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 10"ncu maddesi gereğince, sözleşmeden doğan para borçları için sözleşmenin yerine getirileceği (ifa edileceği) yerdeki icra dairesi de yetkilidir. Takip konusu borç, boşanma protokolünden doğmaktadır. Protokolde, davalı kendisinin ortağı olduğu İzmir"deki yapı kooperatifindeki hissesini davacıya devretmeyi ve kooperatif tamamlanıncaya kadar aidatlarını ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. Davacı, protokole göre davalının ödemesi gereken aidatları kendisinin ödediğini ileri sürdüğüne ve ödediği aidatlar için takip yaptığına göre, para alacağı protolken kaynaklanmaktadır sözleşmenin ifa yeri İzmir"dir. Bu durumda İzmir icra daireleri, ilamsız takiplerde yetkilidir. O halde, işin esasının incelenmesi SONUÇ:Hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.12.2009