22. Hukuk Dairesi 2015/18640 E. , 2015/22281 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, davalı sendika genel yönetim kurulunun 05.04.2013 tarih ve 20/1466 sayılı yazısı ile İzmir şubeye bildirilen, "... profesyonel kadrosunun geri alınması" kararının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin de şube yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı ... profesyonel yönetici sayısının, son yapılan olağan genel kuruldaki üye sayısı dikkate alınarak belirlendiğini, sendika tüzüğünün 36. maddesine uygun olarak üye sayısının 4000"in üzerinde olması sebebiyle üç profesyonel yönetici ile yönetilme hakkının elde edildiğini, müvekkilinin de üyesi bulunduğu ... genel yönetim kuruluna muhalif durumda olduğunu, bu sebeple bırakın demokratik işleyiş içerisinde, en baskıcı yönetimlerde bile uygulanmasında tereddüt edilecek uygulamalarla karşı karşıya kalındığını, daha önce İzmir şubeye bağlı olan ... temsilciliğinin muvazaalı üye kayıtları ile üye sayısının artırıldığını ve daha sonra bağımsız şubeye dönüştürüldüğünü, merkeze muhalif olan ... ve ... şubelerin altının boşaltıldığını, halen sendikalar aleyhine açılan davaların yarısının davalı sendikaya karşı açılmış olduğunu, yapılan hukuksuz işlemlerin son halkasının ise yeni ortaya çıktığını,... şube şeklinde açılması ile ... ve ... bağlı işyerlerinin Muğla şubeye bağlanması muvazaalı işlemi neticesinde İzmir şubeye yazı gönderilerek 30.04.2013 tarihine kadar aidat ödeyen üye sayısının 3.000 kişiyi aşmaması halinde 3. profesyonel kadronun geri alınacağının belirtildiğini, yapılan işlemin sendika anatüzüğü, hukukun genel prensipleri, ... ve ... kararları ve mevzuata aykırı olduğunu ileri sürerek sendika yönetim kurulu tarafından alınan ve 05.04.2013 tarih ve 20/1466 sayılı yazı ile İzmir şubeye bildirilen “İzmir şube 3. profesyonel kadrosunun geri alınması” kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, genel yönetim kurulunun 3. profesyonellikle ilgili henüz bir karar almadığını, dava konusu yazının bildirici nitelikte olduğunu ve icrai nitelikte olmadığını, henüz bir karara bağlanmayan hususta dava açılamayacağını, bu sebeple davanın reddinin gerektiğini, tüzük hükümlerinin bağlayıcı olup genel yönetim kurulunun tüzük hükümlerine göre işlem yapma mecburiyeti olduğunu, profesyonel kadronun bütçe esaslarına göre belirlenen aidatlı üye sayısına bağlı olup kazanılmış hak olmadığını, Muğla şubenin açılarak İzmir şubelerinin altının boşaltıldığı iddiası ve bu iddiaya dayanılarak açılan davaların reddedildiğini, davacının kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalı sendika genel yönetim kurulunun genel kurulda açık yetki almadan İzmir 1 nolu şubenin 3. profesyonel kadrosunun geri alınacağına ilişkin 05.04.2013 tarih, 20/1466 sayılı yazısının kanun ve ana tüzük hükümlerine aykırı olduğu ve ayrıca davacının dava konusu ettiği yönetim kurulu kararının genel kurulun iptali ile hükümsüz kalmış olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile genel yönetim kurulunun 05.04.2013 tarih ve 20/1466 sayılı ... geri alınmasına dair kararının iptaline karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Sendika ile sendika yöneticileri arasındaki ilişkinin kural olarak vekalet ilişkisi olduğu kabul edilmelidir. Ücret, vekalet sözleşmesinin zorunlu unsuru değildir. Buradan hareketle sendikalarda profesyonel sendika yöneticisi ve amatör sendika yöneticisi olmak üzere iki tip yöneticinin söz konusu olduğunu söylemek gerekir. Sendika yöneticilerine verilecek ücretler ile sağlanacak diğer menfaatleri belirleme yetkisi ise münhasıran genel kuruldadır.
Profesyonel sendika yöneticiliği, idare hukukunda yer alan statüler gibi değildir. Profesyonel sendika yöneticiliği kadrosunun açık olması, sendika yöneticisinin kendiliğinden o kadroya atanmış sayılacağı sonucunu doğurmaz. Sendika yöneticisinin de profesyonel sendika yöneticiliğini talep etmesi gerekir. Bir başka ifadeyle profesyonel sendika yöneticiliği, sendika yöneticisinin tercihine bağlı bir pozisyondur. Yöneticinin, özellikle sendikanın sağlayacağı maddi menfaatlerle, çalışması durumunda elde edeceği menfaatleri ve profesyonel yöneticilik sebebiyle üzerine aldığı risk gibi hususları birlikte değerlendirmesi neticesinde amatör sendika yöneticiliğini tercih etmesi mümkündür. Bunun sonucu olarak sendika yöneticisinin talebi yoksa profesyonel sendika yöneticiliği kadrosu açık olsa bile sendikanın yöneticinin profesyonel sendika yöneticisi olarak değerlendirme yükümlülüğünden söz edilemez.
Diğer taraftan, kural olarak, her dava açıldığı tarihteki şartlara göre karara bağlanır.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı sendika genel yönetim kurulunun, İzmir şube 3. profesyonel kadrosunun geri alınmasına dair kararın iptalini talep ettiklerini belirtmiş ve talep sonucunda ise buna yönelik 05.04.2013 tarih ve 1466 sayılı yazının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Genel merkez tarafından şubeye hitaben yazılan ve iptali talep edilen 05.04.2013 tarihli yazı ile 30.04.2013 tarihine kadar aidat ödeyen üye sayısının 3000 kişiyi aşmaması halinde 3. profesyonel kadronun 30.04.2013 tarihi mesai bitimi itibarı ile genel yönetim kurulu kararı ile geri alınacağı bildirilmiştir. Bu cümleden olarak, somut olayda, 19.04.2013 olan dava tarihi itibariyle genel yönetim kurulu tarafından 3. profesyonel kadronun geri alınmasına dair verilen bir karar bulunmamaktadır. Bu itibarla, henüz dava konusu edilebilecek bir karar söz konusu değildir. Ayrıca, bu sebeplerle, mahkemece verilen kararın da uyuşmazlığı sona erdiren bir niteliği bulunmamaktadır.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.06.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.