Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3285
Karar No: 2020/3783
Karar Tarihi: 07.09.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/3285 Esas 2020/3783 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2018/3285 E.  ,  2020/3783 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, 131 ada 13 parsel sayılı taşınmazdaki 2/5 payını 10.03.2006 tarihinde satış suretiyle davalıya temlik ettiğini, devir tarihinde davalının ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vasisi vekili, anılan işlemin davalı kısıtlı lehine sonuç doğuran kazandırıcı bir işlem olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temlik tarihinde davalının ehliyetsiz olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece “...Somut olayda; davacı, her ne kadar işlem tarihinde davalının hukuki ehliyete haiz olmadığını iddia ederek eldeki davayı açmış ise de, 19.03.2006 tarihli resmi akitte davaya konu taşınmazın 2/5 payın satış değerinin 12.000-TL olarak gösterildiği, 23.04.2014 tarihinde yapılan keşif sonrası dosyaya ibraz olunan 26.05.2014 tarihli inşaat bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmaz üzerinde üç katlı betonarme binanın bulunduğu, taşınmazın tamamının bina ve zemin değerinin toplamda 50.651,17 TL olduğu belirtilmiştir. Bu durumda; yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan hukuki ve maddi olgular bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalının işlem tarihinde hukuki ehliyete haiz olsaydı dahi taşınmazın 2/5 payının resmi akitte gösterilen değere yakın bir değerde satışa konu edileceği dikkate alındığında, davacının dava açma hakkının davalıyı zararlandırma amacıyla kötüye kullanması sonucu davalı zarar göreceğinden bu aşamada objektif iyiniyet kurallarına uygun olmayan bu hakkın kullanılmasını yasa korumayacağından davanın kabulü usul ve yasaya uygun değildir. Hal böyle olunca, davacının kendi kötü niyetli tutumundan yararlanarak bir hak elde etmesi ve bu hakka dayanması da olanaklı bulunmadığından 4721 sayılı TMK.nun 2 ve 3. maddeleri dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından, ek karar da davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Mahkemece, davacı vekilinin temyiz talebinin süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmakta ise de; kararın davalı vekilince 01.06.2018 tarihinde süresinde temyiz edildiği, davalı tarafın temyiz dilekçesinin davacı vekiline 05.06.2018 tarihinde tebliğ edildiği ve davacı vekili tarafından 13.06.2018 tarihinde katılma yoluyla temyiz itirazlarının sunulduğu gözetildiğinde, davacının temyiz isteği süresinde olup mahkemece temyiz talebinin reddine ilişkin verilen kararın yerinde olduğu söylenemez. Hal böyle olunca, temyiz isteminin süre yönünden reddine ilişkin 24.04.2018 tarihli ek kararın kaldırılmasına karar verilip işin esasının incelenmesine geçildi;
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı gözetilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacının temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine.
    Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326/1 maddesinde Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, davanın reddine karar verildiği anlaşılmakla; davalı tarafça yatırılan 123,60 TL temyiz başvuru harcının (28.02.2017 tarihli bozma ilamında alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine karar verildiği için hesaplamaya dahil edilmedi), davalı tarafça yatırılan ve 710.50 TL’si harcanan gider avansının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davalı tarafından yatırılan gider avansından kalan 45.50 TL’nin de davalıya iadesine karar verilmesi gerekirken bu konuda hüküm kurulmaması doğru olmamıştır.
    Ne var ki, anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 3. bendinin hüküm yerinden çıkarılarak 3. bent olarak “Davalı tarafça yapılan toplam 834,10 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,” ibaresinin yazılmasına; hükmün 4. bendinin hüküm yerinden çıkarılarak 4. bent olarak “Davalı tarafın artan 45.50 TL gider avansının davalıya, davacının yatırdığı artan gider avansının davacıya iadesine,” ibaresinin yazılmasına; davalı vekilinin anılan yönlere ilişkin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi