Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2013/13-369
Karar No: 2013/441

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2013/13-369 Esas 2013/441 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık B K'nın hırsızlık suçundan, konut dokunulmazlığının ihlali suçundan, mala zarar verme suçundan ve kanuna muhalefet suçundan dolayı cezalandırılmasına karar verilmiştir. Sanığın bu kararı temyiz ettiği ancak süresinde temyiz etmediği belirlenmiştir. Bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: 5237 sayılı TCK'nun 142/1-b, 116/1, 151/1 ve 52. maddeleri; 6136 sayılı Kanun'un 13/1 maddesi.
Ceza Genel Kurulu         2013/13-369 E.  ,  2013/441 K.

    "İçtihat Metni"

    İtirazname:2012/315427 
    Yargıtay Dairesi : 13. Ceza Dairesi
    Mahkemesi  : TARSUS 1. Asliye Ceza  
    Günü  : 14.12.2009 
    Sayısı  : 845-880

    Sanık B K"un hırsızlık suçundan 5237 sayılı  TCK’nun 142/1-b, ve 43. maddeleri uyarınca  2 yıl 6 ay, konut dokunulmazlığının ihlali suçundan aynı kanunun 116/1 ve 43. maddeleri uyarınca 7 ay 15 gün, mala zarar verme suçundan aynı kanunun 151/1. maddesi uyarınca 4 ay, 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan ise aynı kanunun 13/1 ve 5237  sayılı TCK"nun  52. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis ve 600 Lira adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve müsadereye ilişkin, Tarsus 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 14.12.2009 gün ve 845-880 sayılı hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 13. Ceza Dairesince 15.11.2012 gün ve 23601-24331 sayı ile;
    “14.12.2010 tarihinde tefhim edilen hükmü 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık temyiz süresinden sonra 27.12.2010 tarihinde temyiz eden sanığın temyiz isteminin aynı kanunun 317. maddesi gereğince reddine” karar verilmiştir.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 05.02.2013 gün ve 315427 sayı ile;
    “Sanığın 15.12.2010 tarihli süre tutum dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle Özel Dairenin "red" kararının kaldırılması ve hükmün esastan incelenmesi gerekmektedir” görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
     CMK"nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 13. Dairesince 28.03.2013 gün ve 3444-8800 sayı ile; itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığın temyizinin süresinde olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir
    İncelenen dosya kapsamından;
    Sanığın hazır bulunduğu 14.12.2010 tarihli  oturumda verilen kararın  kanun yolu  bildiriminin; “sanığın yüzüne karşı, katılanın yokluğunda, C. Savcısı huzuru ile talebe uygun sanık yönünden tefhimden, katılan yönünden tebliğden itibaren 7 gün içinde mahkememize verilecek dilekçe veya zabıt kâtipliğine (mahkeme kalemine) yapılacak sözlü beyanın tutanağa geçirilmesi suretiyle Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere” şeklinde olduğu, sanığın tefhimden sonra verdiği 15.12.2010 tarihli dilekçesiyle gerekçeli kararın kendisine tebliğini istediği, sanığın “hükümlü Barış Karabulut” sıfatı ile yerel mahkemeye hitaben yazdığı ve temyiz defterine kaydedilmediği anlaşılan "gerekçeli karar hakkında" konulu bu dilekçede; "Sayın Başkanım, Esas no 2009/845 nolu almış olduğum dosyamdan gerekçeli kararın tarafıma gönderilmesini istiyorum. Gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim" ifadelerinin yer aldığı, gerekçeli kararın başka suçtan tutuklu bulunan sanığa 24.12.2010 tarihinde cezaevinde tebliğ edildiği, sanığın gerekçeli kararın tebliğinden 2 gün, hükmün tefhiminden ise 14 gün sonra 27.12.2010 tarihinde ceza infaz kurumuna verdiği dilekçe ile hükmü temyiz ettiği,
    Anlaşılmaktadır.
    Olağan kanun yollarından olan temyiz incelemesinin yapılabilmesi için bir temyiz davası açılmış olmalıdır. Temyiz davasının açılabilmesi için de, 1412 sayılı CMUK"nun 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 310. maddesine göre iki şartın varlığı gereklidir.
    Bunlardan ilki süre şartıdır. Kanunun 310. maddesinde, genel kural olarak tarafların temyiz isteğinde bulunabilecekleri süreyi hükmün tefhiminden, tefhim edilmemişse tebliğinden başlamak üzere bir hafta olarak belirlemiştir. Temyiz süresi 310. maddenin 3. fıkrasındaki farklı durum hariç olmak üzere, hükmün açıklanması sırasında hazır bulunanlar yönünden bu tarihte, yokluklarında hüküm verilenler yönünden ise gerekçeli kararın tebliği tarihinde başlar.
    Temyiz davasının açılabilmesi için gerekli ikinci şart ise istek şartıdır. Yargılama hukukunun temel prensiplerinden olan "Davasız yargılama olmaz" ilkesine uygun olarak temyiz davası kendiliğinden açılmaz, bu konuda bir isteğin bulunması gereklidir. 1412 sayılı CMUK’nun 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 305. maddesinin 1. fıkrası ile bu kuraldan uzaklaşılmış ve bazı ağır mahkûmiyetlerde istek şartından sanık lehine vazgeçilerek, temyiz incelemesinin kendiliğinden yapılması kabul edilmiş ise de, onbeş yıl ve daha fazla hürriyeti bağlayıcı cezalara ilişkin hükümler dışında kalan kararlarda, süre ve istek şartlarına uygun temyiz davası açılmamışsa hükmün Yargıtay’ca incelenmesi mümkün değildir.
    Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
    Sanığın “hükümlü” sıfatı ile yerel mahkemeye hitaben yazdığı 15.12.2010 tarihli dilekçesinde "dosyamdan gerekçeli kararın tarafıma gönderilmesini istiyorum" açıklamasına yer verildiği,  dilekçede hükmün temyiz edildiğine ilişkin bir ifadeye yer verilmediği gibi, süre tutum talebi mahiyetinde kabul edilebilecek bir açıklamanın da bulunmadığı, sadece gerekçeli kararın tebliği talebinden ibaret olduğu anlaşılmakta olup, sanığın resen  temyize tabi olmayan ve  yüzüne karşı 14.12.2010 tarihinde açıklanan hükmü bir haftalık kanuni sürenin  bitiminden sonra 27.12.2010 tarihinde temyiz ettiği sabittir.
    Bu itibarla, Özel Dairece verilen temyiz isteminin reddine ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmadığından,Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,
    2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.11.2003 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi