Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/863
Karar No: 2019/2684
Karar Tarihi: 08.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/863 Esas 2019/2684 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, davalılar Türk Ticaret Bankası Edirne Şubesi ile kredi sözleşmesi ve zeyilname imzalayarak borçlu oldular. Davacı vekili, borçların ödenmediği gerekçesiyle davalılar hakkında icra takibi başlattı. Davacı, faiz ve BSMV alacağı ile birlikte borcun tahsili için davalılara dava açtı. Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda davalı ... hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulüne karar verdi. Ancak, mahkemece yapılan kararda bir isabetsizlik bulunması nedeniyle hüküm davacı yararına bozuldu. Söz konusu hatalar, yapılan ödemelerin asıl borçluya değil kefil olan davalı ... tarafından yapıldığı ve sözleşmede belirlenen faiz oranının işletilmesi gerektiği halde akdi faizin işletildiği hatalarıdır.
Uygulanan Kanun Maddeleri: Türk Ticaret Kanunu (T.T.K.), Borçlar Kanunu (B.K.)
11. Hukuk Dairesi         2018/863 E.  ,  2019/2684 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 12/10/2017 tarih ve 2016/632-2017/427 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalıların tasfiye halinde Türk Ticaret Bankası Edirne Şubesi ile 12.04.1996 tarihinde genel kredi sözleşmesi, 06.08.1997 tarihinde de zeyilname imzaladıklarını, kredinin asıl borçlusunun davalı ... olup, diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, davalıların hem sözleşme hem de zeyilname gereğince borçlarını ödemediklerinden davalılara ihtarname gönderildiğini, buna rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davalıların takipte faiz oranı ve tutarı ile BSMV miktarına itiraz ettiklerini oysa, kredi sözleşmesinde uygulanacak faiz oranlarının açıkça belirtildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tekerrüre sebebiyet vermemek kaydıyla davalı ... için, 18.748,29 TL faiz ve BSMV alacağının, ana para 1.481,48 TL"ne 15.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %105 temerrüt faizi, BSMV ve fer"ileri, davalı ... için, 15.777,33 TL faiz ve BSMV alacağının, ana para 1.264,94 TL"ne 15.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %105 temerrüt faizi, BSMV ve fer"ileri, davalı ... için, 8.917, 33 TL faiz ve BSMV alacağının, ana para 764,94 TL"ye 15.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %105 temerrüt faizi, BSMV ve fer"ileri ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılarca cevap dilekçesi sunulmamıştır.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı ... hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın ise kısmen kabulü ile, 15.522,42 TL alacağın davalı ...’dan tahsiline, davacının asıl borçlu ..."dan olan 15.522,42 TL alacağının 12.352,22 TL"lik kısmının da tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılar ... ve ..."dan müteselsilen tahsiline, taleple bağlılık ilkesi gereğince faiz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) numaralı bentler dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, asıl borçlu ... tarafından yapılan ödemeler sebebiyle, sözleşmeyi kefil olarak imzalayan davalı ...’nın davacı bankaya herhangi bir borcunun kalmadığı gerekçesiyle adı geçen davalı hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere söz konusu ödemeler ... tarafından değil asıl borçlu olan ... tarafından yapılmıştır. Bu itibarla, davalı ... tarafından yapılan kısmi ödemelerin sadece onun borcundan mahsubu gerekirken ...’nın borcundan da mahsup edilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    3- Öte yandan, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin 6/b maddesiyle, kullanılan kredinin ana para veya faiz ödemelerinin zamanında yerine getirilmemesi halinde ayrıca bir ihbara ve hüküm istihsaline hacet kalmaksızın ödenmeyen taksit tutarının ayrı bir hesaba alınarak bu hesaplara sözleşmeyle belirlenen temerrüt faiz oranının uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Anılan sözleşme hükmüne göre, hesabın kat edildiği tarih ile hesap kat ihtarnamesinin davalılara tebliğ edildiği tarih arasına da sözleşmeyle belirlenen temerrüt faizinin işletilmesi gerekirken anılan tarih için akdi faiz işletilmesi doğru görülmemiş, hükmün anılan nedenle de davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 08/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi