Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2021/691
Karar No: 2021/1980
Karar Tarihi: 31.05.2021

Danıştay 13. Daire 2021/691 Esas 2021/1980 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/691
Karar No:2021/1980

TEMYİZ EDENLER : 1. (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …

2. (DAVALI) … Kaymakamlığı
VEKİLİ : Av. …

3. (DAVALI YANINDA MÜDAHİL) …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının davalı idare ve müdahil tarafından; davacı aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Balıkesir ili, Edremit ilçesi, … ada, … parsel numaralı taşınmaz üzerinde bulunan … Apartmanı, … Kat, … numaralı kamu konutunun 12/08/2020 tarihinde 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulü ile yapılan satış ihalesinde, verdiği teklifin en uygun bedel kabul edilerek ita amirinin 19/08/2020 tarihli Olur'una istinaden tesis edilen "öncelikli alım hakkı sahibinin konutu almak istemediğini bildirmesi, verilen kanuni süre içerisinde herhangi bir bildirimde bulunmaması ya da yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde ödeme seçenekleri ile ilgili ayrıca bilgi verileceğine" ilişkin Edremit Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğü'nün … tarih ve E… sayılı işleminin iptali ile dava konusu işlemin iptalinden sonra ihale sonucunda kazandığı şekilde söz konusu kamu konutunun kendi adına tescili ve üçüncü kişilere satışının engellenmesi amacıyla tapuya tedbir konulması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; Edremit Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğü'nün … tarih ve E…. sayılı işleminin iptali istemi yönünden; 4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 4. maddesi ve 385 Sıra No'lu Milli Emlak Genel Tebliği uyarınca satışına karar verilen kamu konutunda ihalenin yapıldığı tarihte görev, sıra ve hizmet tahsisli olarak oturanların, kamu konutunu öncelikli satın alma hakkına sahip olduğu, öncelikli alım hakkına sahip olunabilmesi için de "tahsis" ve "fiilen oturma" şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği, bu kapsamda adlarına tahsis kararı alınmasına rağmen fiilen kamu konutunda oturmayanların veya fiilen kamu konutunda oturmasına rağmen adlarına usulüne uygun alınmış bir tahsis kararı bulunmayanların öncelikle alım hakkından faydalanabilmesinin mümkün olmadığı;
Her ne kadar davaya konu kamu konutunun satışına onay verilmesinden hemen sonra söz konusu kamu konutunun müdahile tahsis edildiği ve kamu konutuna giriş tutanağı düzenlenerek ihale tarihi itibarıyla söz konusu kamu konutunda oturduğundan bahisle müdahile ön alım hakkı kullandırılarak bu kapsamda dava konusu işlem tesis edilmiş ise de, 12/08/2020 tarihinde ihalenin yapılmasını müteakip öncelikli alım hakkı sahipliğinin tespiti amacıyla 13/08/2020 tarihinde Milli Emlak görevlilerince yapılan kontrolde müdahilin söz konusu yerde fiilen oturmadığı, dairenin hâlihazırda boş ve işgalsiz olduğunun tespit edildiği ve işbu tespitin fotoğraflandırıldığı;
Diğer taraftan, her ne kadar müdahil tarafından konutta oturabilmek için bazı tadilatlar yapılmakta olduğundan adreste asgari düzeyde birkaç parça eşya bulundurduğu, kuyu suyu kullanıldığından su aboneliği tesis ettirilmediği, yine elektrik aboneliğinin de iş yoğunluğu nedeniyle 14/08/2020 tarihinde tesis ettirildiği, aidat makbuzlarından söz konusu yerde oturduğunun aşikar olduğu ileri sürülmüş ise de, Milli Emlak görevlilerince söz konusu adreste müdahilin fiilen oturmadığına ilişkin tutulan 13/08/2020 tarihli tutanak karşısında her zaman düzenlenebilir nitelikte olan apartman yöneticisi ve müdahil ile birlikte tanzim edilen 17/08/2020 tarihli tutanağa ve aidata ilişkin makbuza itibar edilemeyeceğinden bu yöndeki iddiaların geçerli görülmediği;
Yine, müdahilin kamu konutunun bulunduğu söz konusu adrese 07/08/2020 beyan tarihi itibarıyla mernis adresini aldırdığı iddiasına ilişkin ise, söz konusu adresin 22/10/2019 tarihinde boşaltıldığı, o tarihten itibaren tahsis edilip kullanılmadığı, boş olan yere yapılan adres bildiriminin herhangi bir abonelik belgesine dayanmaksızın salt lojman tahsis kararına istinaden yapılabileceği, bu nedenle müdahilin anılan yere mernis adresini aldırmasının söz konusu yerde fiilen oturduğu anlamına gelmeyeceği;
Bu durumda, davaya konu kamu konutunun daha öncesinde uzun süredir boş olması ve satışına ilişkin onayın verilmesinin hemen akabinde söz konusu kamu konutunun müdahile tahsis edildiği, müdahilin davaya konu kamu konutunda ihalenin yapıldığı 12/08/2020 tarihinde fiilen oturmadığı dikkate alındığında, müdahile ön alım hakkının kullandırılmasına yasal imkân bulunmadığı anlaşıldığından, ön alım hakkı kullandırılmaksızın yapılan ihale sonucunda en yüksek teklifi veren davacıya söz konusu yerin satışı için ilgili mevzuat uyarınca gerekli işlemlerin doğrudan yapılması gerekirken ita amirinin 19/08/2020 tarihli Olur'una istinaden tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Davacının 12/08/2020 tarihli ihale sonucunda kazandığı şekilde söz konusu kamu konutunun kendi adına tescili ve 3. kişilere satışının engellenmesi amacıyla tapuya tedbir konulması istemleri yönünden; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1013 ve devamı maddelerinde yer alan tapu siciline tescile ilişkin kurallar ile aynı Kanun'un 1027. maddesinde yer alan, ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memurunun tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme (adli yargı) kararıyla düzeltebileceğine ilişkin kural dikkate alındığında, davacının taleplerine ilişkin uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu Edremit Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğü'nün … tarih ve E…. sayılı işleminin iptaline, davacının ihale sonucunda kazandığı şekilde söz konusu taşınmazın kendi adına tescili ve 3. kişilere satışının engellenmesi amacıyla tapuya tedbir konulması istemleri yönünden ise davanın görev yönünden reddine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 3.110,00-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacı tarafa verilmesine, anılan Tarife uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 3.110,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davanın süresinde açılmadığı; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazısı ile Balıkesir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazılarında konuyla ilgili olarak yapılacak işlemlerin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazısı doğrultusunda yapılmasının istenildiği, idarece yapılan ihale işlemlerin mevzuat çerçevesinde Bakanlığın yazıları doğrultusunda gerçekleştirildiği, öncelikli ön alım hakkının ilgili personel tarafından kullanıldığı, taşınmazın müdahil adına tapuda tescil edildiği, bu nedenle dava olabilecek bir konu da kalmadığı, Mahkeme kararının iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Müdahil tarafından, davaya konu kamu konutunda ihalenin yapıldığı tarihte fiilen oturduğu, buna ilişkin 23/07/2020 tarihli lojman tahsis belgesi, 25/07/2020 tarihli lojman teslim tutanağı, 07/08/2020 tarihinde mernis adresinin dava konusu konuta aldırılması, aidat ödemeleri, tadilat yaptırılmasının delil olduğu, ihale tarihinden sonra tutulan tutanağın mevzuata aykırı olduğu, uygulamada böyle bir tutanak tutma usulünün bulunmadığı, önalım hakkının kullandırılması için ilgili konutun belli bir süredir kullanılıyor olması gibi bir düzenlemenin mevcut olmadığı, ilgili konuttan bakımsız ve tadilat gerektirdiğinden yararlanmayacağını 05/11/2019 tarihli dilekçeyle bildiren şahsın bu beyanından Temmuz 2020 tarihine kadar geçen sürenin büyük bir kısmının pandemi sürecine denk geldiğinin dikkate alınması gerektiği, davaya konu konutun bulunduğu yerdeki diğer tüm konutlarda su aboneliklerine ilişkin kayıtların 15-20 yıl önceki şahıslar üzerinden devam ettiği, elektrik aboneliğinin tadilat ve yoğunluk nedeniyle 14/08/2020 tarihinde üzerine alınmasının hayatın olağan akışına aykırı olmadığı, Mahkeme kararının iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davacı tarafından, fer'i talepler nedeniyle aleyhlerine olacak şekilde karşı vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu, fer'i taleplerin ayrı bir tescil davası olmadığı, açılmış olan tek bir dava olduğu ve bu davada iki farklı vekâlet ücretine hükmedilmediği, idari işlemin iptaline karar verilmesi nedeniyle sadece kendi lehine 3.110,00-TL'lik vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, kısmen dava konusu işlemin iptaline kısmen davanın görevsizlik yönünde karar verilecek ise de 3.110,00-TL'nin ikiye bölünmesinin gerektiği, bu sebeplerle vekâlet ücreti yönünden verilen kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davacı tarafından, idarece müdahilin ön alım hakkı için gerekli şartları taşımadığının tespit edildiği, buna rağmen Bakanlık yazısı ile müdahile ön alım hakkı kazandırılmasına izin verildiği, temyiz taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu belirtilerek davalı idarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş; müdahilin temyiz dilekçesine karşı savunma verilmemiştir.
Davalı idare ve müdahil tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden müdahilin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların ve müdahilin temyiz istemlerinin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen dava konusu işlemin iptali, kısmen davanın görev yönünden reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyize konu kısımlarında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara ve müdahile iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde müdahile iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 31/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi