Esas No: 2019/4650
Karar No: 2021/2889
Karar Tarihi: 31.05.2021
Danıştay 10. Daire 2019/4650 Esas 2021/2889 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4650
Karar No : 2021/2889
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı dava konusu işlemin kısmen iptali, davanın kısmen reddi yolundaki kararının, davalı idare tarafından iptale, aleyhine hükmedilen vekalet ücretine ve yargılama giderlerine ilişkin kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına 5510 sayılı Kanun hükümleri uyarınca toplam 37.136,00 TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü işlemlerine yönelik itirazın reddine dair ... tarih ve … sayılı Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü İdari Para Cezası Komisyonu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; dava konusu olayda, davacının da imzasının yer aldığı işyeri kayıt inceleme tutanağında dökümü yapılan taşıma irsaliyelerine göre 2009 yılı Nisan ayı ile 2011 yılı Ocak ayı arasındaki her bir ayda sigortasız işçi çalıştırdığı sabit görülen davacıya her bir aya ait aylık prim ve hizmet belgesinin yasal süresi içerisinde verilmemesi nedeniyle ilgili olduğu ayda geçerli bulunan asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası verilmek suretiyle toplam 36.819,00 TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, inceleme raporunda ...'un 28/04/2009 tarihinden denetim yapıldığı tarihe kadar aralıksız olarak çalışmakta olduğu tespit edilmiş olup, davacı tarafından aralıksız olarak çalıştırıldığı anlaşılan ve dolayısıyla sigortalılığının sona erdiğinden söz edilemeyecek olan ... isimli çalışana ait işten ayrılış bildirgesinin yasal süresi içerisinde verilmemesi nedeniyle 79,00 TL idari para cezası uygulanmasında hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan, 06/04/2009 - 14/04/2009 tarihleri arasında çalıştığı tespit edilen ... isimli şahsa ait işten ayrılış bildirgesini, 02/03/2011 - 21/05/2011 tarihleri arasında çalıştığı tespit edilen ... isimli şahsa ait işten ayrılış bildirgesini, 02/12/2010 - 22/12/2010 tarihleri arasında ve 05/11/2011 tarihinde çalıştığı tespit edilen ... isimli şahsa ait işten ayrılış bildirgesini vermediği sabit görülen davacıya anılan bildirgelerin verilmemesi nedeniyle idari para cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, her ne kadar, davacı tarafından ...'nün 15/02/2012 tarihi itibariyle işe başlayış bildirimi 09/04/2012 tarihi itibariyle işten ayrılış bildirimi yapılmış, ... isimli şahsın ise işyeri kayıt inceleme tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle halen işyerinde çalışmakta olduğu beyan edilmiş ise de, davalı idare denetmeni tarafından tespite konu 4 kişinin belgelerde ( trafik ceza tutanağı, taşıma irsaliyesi) adlarının geçtiği tarihlerle sınırlı olarak işçilik tespitinin yapıldığı ve bu kapsamda prim tahakkukuna gidildiği dikkate alındığında, 5510 sayılı Kanun'un 9. maddesinde düzenlenen bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmesi gereken tarihin işçilik tespitinin yapıldığı tarihin sonu olarak kabul edilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, ...'nün tespite konu çalışma döneminden sonra başlayış ve sonrasında ayrılışının yapılmış olması ve ...'ın mevcut durumda işyerinde çalışmaya devam ediyor olması hususlarının davacıya ilgili dönemde yerine getirmediği bildirim yükümlülüğü nedeniyle para cezası verilmesine engel teşkil etmeyeceği gerekçesiyle, dava konusu işlemin 79,00 TL'lik kısmının iptaline, 37.057,00 TL'lik kısmı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yerel denetim sırasında verilen ifadenin sonradan değiştirildiği, işyerine ait irsaliyelerin incelenmesinde bu durumun ortaya çıkacağı, 37.136,00 TL idari para cezasının sadece 79,00 TL'lik kısmının iptal edildiği, 79,00 TL için belirlenen avukatlık ücretinin hakkaniyete aykırı olduğu, belirlenen avukatlık ücreti ve yargılama giderlerine itiraz edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafında savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulunun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla Danıştay Onbeşinci Dairesinin kapatılması üzerine Danıştay Onuncu Dairesine gönderilen dava dosyasında, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın, iptale, davalı aleyhine hükmedilen vekalet ücretine ve yargılama giderine ilişkin kısımları usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin kısmen iptali, davanın kısmen reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, temyize konu iptale, davalı aleyhine hükmedilen vekalet ücretine ve yargılama giderlerine ilişkin kısımlarının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.