Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/1104 Esas 2018/207 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar dilekçelerinde özetle; ... Park Konutları Toplu Yapı Yönetimi temsilciler kurulunun bir işletme projesi bulunmadığını, gider kalemleri gösterilmeden her daire tipine göre aidat belirlendiğini, bu aidatlar bildirilirken bütçeden öngörülmeyen harcamalar nedeniyle ifadesinin kullanıldığını, yönetim kurulunun fahiş miktarda aidatlar topladığını ve gereği gibi harcamadığını, Haziran ayında genel kurul yapılacağından Mayıs ayında bütçe açığını kapatmak için ek aidat toplandığını, ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/183 Esas sayılı dosyası üzerinden temsilciler kurulu üyelerinin aldığı kararların geçersizliği hakkında dava açıldığını, bu dava ile davanın birleştirilmesini, ek aidat talebine ilişkin kararın iptaline ve ek aidatlar nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, "Temsilciler Kurulunun 01.05.2011 tarih ve 2011/14 sayılı kararıyla toplanılan ek aidatların fahiş ve usulüne aykırı olmadığının belirlendiği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, temsilciler kurulu kararının iptali ve borçlu olunmadığının tespiti talebidir.
Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesinin birinci fıkrasında kat malikleri kurulunca verilen karara razı olmayanların mahkemeye başvurarak hâkimin müdahalesini isteyebileceği hükme bağlanmış olup, yönetim kurulunca alınan kararların iptali için doğrudan mahkemeye başvurulacağı konusunda bir hükme yer verilmemiştir. Temsilciler kurulu kararlarına karşı niteliği gereği öncelikle kat malikleri kuruluna başvurularak iç denetim yolları tüketildikten sonra, bu kurulca gerekli değerlendirmenin yapılıp sonuçlandırılmasından sonra, genel kurul kararı hakkında mahkemeye başvurulması gerekirken, davacılar tarafından iç denetim yollarının tüketilmediği anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi sonucu itibariyle doğru olup temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 17/01/2018 günü oy birliği ile karar verildi.