Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/23393
Karar No: 2014/4433

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/23393 Esas 2014/4433 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/23393 E.  ,  2014/4433 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Rücuan tazminat davasının bozmaya uyarak yapılan yargılaması sonunda; ilâmda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalılardan .... avukatınca istenilmesi ve sigorta şirketince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 04.03.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Av. Adem Adıgüzel ile karşı taraf adına Av. Beyhan Uğurlu Keçeli geldiler. Diğer davalı adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak, hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dava; 11.07.2003 tarihli trafik kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelirler, yapılan tedavi giderleri ve ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin rücuan tahsili istemine ilişkin olup, 5510 sayılı Yasanın 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasanın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi kuralı karşısında davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 26. maddesidir.
    Zorunlu mali sorumluluk sigortası; “Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan mali ve hukuki sorumluluğunu belli limitler dahilinde güvence altına almak” üzere oluşturulmuştur. Dolayısıyla sigorta şirketinin, Kurumun rücu alacağından sorumluluğu; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçede yazılı sorumluluk limiti ile sınırlıdır.
    506 sayılı Yasanın 26. maddesi ile Kuruma tanınan rücu hakkı Kanundan doğan bağımsız bir rücu hakkı vasfında olup, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücu alacağından düşülmemesi
    gerekmekte ise de; sigorta şirketinin 2918 Sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle, poliçe limitini teşkil eden miktarın sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; sigorta şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödediği miktar kadar sorumlu tutulmaması, yargılama giderleriyle vekalet ücretinden sorumluluğun da, poliçe limiti kapsamındaki ödeme yükümlülüğüyle orantılı olarak belirlenmesi gerekir.
    Davaya konu somut olayda, sigorta olayına karışan aracın sigortacısı sıfatıyla, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinde, sakatlık ve ölüm giderleri yönünden öngörülen kişi başına 18.000 TL’lik limit ile sorumlu olan davalı ... şirketinin, sigortalıya zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında, destekten yoksun kalma tazminatı olarak 16.09.2004 tarihinde 5.813,81 TL, 10.05.2011 tarihinde 6.237,84 TL olmak üzere toplam 12.051,65 TL ödediğinin anlaşılması karşısında, bakiye poliçe limiti belirlenip, bu limite sınırlı olacak şekilde karar verilmesi gerekirken, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde belirtilen unsurları içeren, tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösterir, infazda tereddüde yol açmayacak bir hüküm oluşturulması yasal gereği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması,
    2-Tedavi giderleri kapsamındaki Kurum talebine ilişkin davanın, yasal dayanağını oluşturan düzenlemenin, yargılama sürecinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasanın 59 ve Geçici 1. Maddeleri hükmü uyarınca ortadan kalkması nedeniyle, davalı .... hakkındaki bu talep hakkındaki davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmiş olması,
    3-Açıldığı tarihteki mevzuat hükümlerine uygun olan davanın, yasal dayanağını oluşturan düzenlemenin, yargılama sürecindeki yasa değişikliğiyle ortadan kalkması nedeniyle reddinde, tarafların sorumluluğu bulunmadığı halde; her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirileceği yönündeki usul kuralından hareketle davacının, davada haksız çıkan taraf olarak nitelenip vekalet ücretiyle sorumluluğuna hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. Maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. Maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan “poliçe limiti” sözcüklerinden sonra gelmek üzere “5.948,35 TL” rakamlarının yazılmasına,
    2 numaralı bendinde yer alan “talebin reddine” sözcüklerinin silinerek yerine “talep hakkındaki davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına” sözcüklerinin yazılmasına,
    Harç ile ilgili 3, vekalet ücreti ile ilgili 4 ve masraflarla ilgili 6 numaralı bentlerinde yer alan “poliçe limiti” sözcüklerinden sonra gelmek üzere “5.948,35 TL” rakamlarının yazılmasına,
    Davalı yararına vekalet ücreti ile ilgili “5-Red edilen kısım üzerinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesaplanan vekalet ücreti maktu vekalet ücretinden düşük olduğundan maktu 1320,00 tl vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... şirketine verilmesine,” ibaresinin silinerek hüküm fıkrasından çıkarılmasına, ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davacı avukatı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalı ...."ye yükletilmesine, davalı .... yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıya yükletilmesine, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davalı ... şirketine iadesine, 04.03.2014, tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi