22. Hukuk Dairesi 2014/11232 E. , 2015/22098 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işyerinde üç dönem halinde çalıştığını ilk dönem askerlik; ikinci dönem ekonomik kriz ve 2009-2012 arası son dönem çalışmasının ise ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile izin, fazla çalışma ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının 05.09.2012 -06.09.2012 ve 07.09.2012 tarihlerinde mazeret bildirmeksizin devamsızlık yaptığını, alacakların zamanaşımına uğradığını, mesai saatlerinin 09-18 arası olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği; diğer taleplerine ilişkin alacakları da olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tanık beyanlarına itibar edilerek davacının işyerinde haftada onsekiz saat fazla çalışma yaptığı hesaplanmış ve mahkemece bu alacağa ilişkin talepleri hüküm altına alınmıştır. Ancak, davacının yaptığı işin niteliği, tanık beyanları, tüm dosya kapsamı ile Dairemiz incelemesinden geçen davacının tanık olarak ifade verdiği emsal 2014-12009 esas-2015- 22099 karar sayılı dosyası birlikte dikkate alındığında, davacının kış ayları 08.00-18.00 arası ara dinlenme düşülerek haftalık dokuz saat ve yaz ayları ise 08.00-19.30 arası ara dinlenme düşülerek haftalık onbeş saat fazla çalışma yaptığının kabulü dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Mahkemece davacının haftalık onsekiz saat üzerinden fazla çalışma alacağının hüküm altına alınması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında uyuşmazlık davacı işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Somut olayda; davalı tarafından 07.07.2008 tarihli ondört gün izin talebine ilişkin davacı imzası bulunan talep yazısı ve 298.06 TL ödeme yapıldığına ilişkin 2008 yılı imzalı temmuz bordrosu sunulmuş olup, davacının izinlerini kullandığı savunulmuştur. Bu durumda 2008 yılı iznin kullanılıp kullanılmadığı ve izintalep yazısı konusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 169. ve devamı maddeleri gereğince davacı isticvap edilmeli, davacının beyanları ve izin talep yazısı birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yön üzerinde durulmaksızın karar verilmesi isabetli görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.