
Esas No: 2015/171
Karar No: 2015/39
Karar Tarihi: 25.03.2015
Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/171 Esas 2015/39 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas No : 2015/171
Karar No : 2015/39
Tebliğname No: 15 - 2011/327888
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/06/2011
NUMARASI : 2008/458 (E) ve 2011/222 (K)
SANIK : H.. Ç..
KATILAN : T.. B..
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
SUÇ TARİHİ: 21/01/2008
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
TCK"nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için, eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlığına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir.
Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak ya da bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
Sanığın adına kayıtlı tapulu taşınmazlarda, tarımsal faaliyetlerde bulunmamış olmasına rağmen sahte müstahsil makbuzuyla doğrudan gelir desteği alarak katılan kamu kurumu zararına haksız menfaat temin ettiğinin iddia edildiği olayda yapılan yargılama, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi raporları, tanık beyanları göz önüne alındığında atılı dolandırıcılık suçunun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı şeklindeki kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan kurum vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 25/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.