Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2249
Karar No: 2019/3926
Karar Tarihi: 30.09.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2249 Esas 2019/3926 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2017/2249 E.  ,  2019/3926 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı ... yönünden davanın karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... ve ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalılar ve davacı vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı ..."in davacı kooperatifin muhasebe işlerini yaptığını, davalı ..."ın uzun yıllar kooperatif başkanlığı ve müdürlüğü yaptığını, davalı ..."ın yönetim kurulu üyesi olan diğer davalılarla kusurlu davranışlarla bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davacı kooperatifi 2.429,71 TL zarara uğrattıklarını ileri sürerek zararın doğduğu tarihten başlayarak reeskont faizi ile 2.429,71 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalıların bir kısım taşınır ve taşınmazlarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, bir kısım davalılar ve davalı ... vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 12.09.2011 tarih ve 2011/81 Esas, 2011/227 Karar sayılı ilamıyla denetçilerden vekaletname sunması için imkan tanınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalılardan ... ve ...’ın kooperatifte yönetici ya da denetçi sıfatı bulunmadığı, gerekçesiyle davanın sıfat yokluğundan reddine, diğer davalılar yönünden kooperatif hesabından belgesiz ve karşılıksız harcama yapmak suretiyle kooperatifi zarara uğrattıkları ve karşılıksız ve belgesiz yapılan bu harcamalar nedeni ile kooperatife karşı sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili, bir kısım davalılar vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Davalı ... vekilinin temyiz istemine göre; 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun (HUMK) 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 Sayılı Kanun"un 19. maddesiyle HUMK’a eklenen ek madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2017 yılı için 2.270,00 TL"dir.
    Mahkemece davalı ... hakkında 4,17 TL miktar itibariyle kabul kararı verilmiştir. Yukarıda anılan madde hükmüne göre miktar itibarıyla davalı taraf bakımından temyiz sınırının altında kaldığı cihetle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas, 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    2-HMK"nın 298/2. maddesi uyarınca, gerekçeli karar tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Öte yandan kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili ya da farklı olması, yargılamanın aleniyetine, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa"nın 141. maddesi ile HMK"nın yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksi düşünce ve uygulama yargının, yargıcın ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile bağdaşmaz. Kısa ve gerekçeli karar arasında farklılık ve çelişki yaratılması halinde, 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde, mahkemece kısa karar ile bağlı kalınmadan yeni bir kısa ve buna uygun gerekçeli karar verilmelidir.
    Somut olayda mahkemece 11.01.2017 tarihli celsede kısa kararda davalı ... hakkında herhangi bir hüküm kurulmamış, gerekçeli kararda davalı ... hakkında sıfat yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu şekilde kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. Bu durumda mahkemece gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturacak şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Bir kısım davalılar vekili temyiz istemine göre; sadece belgesiz harcama yapmak yönetim kurulu ve denetim kurulu üyesi olan davalıların sorumluluğunu gerektirmez. Belgesiz bu harcamaların genelde inşaatta kullanılıp kullanılmadığı, davalıların bunları nereye harcadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün reddedilen miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın resen BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü yerel mahkeme kararının bir kısım davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadelerine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 30.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi