11. Ceza Dairesi 2017/13832 E. , 2020/7508 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Katılan vekilinin 31/10/2014 havale tarihli temyiz dilekçesinin içeriği itibarıyla temyiz isteminin, sanık ... hakkında verilen beraat kararına yönelik olduğu anlaşılmakla, katılan vekili yönünden bu hükme hasren temyiz incelemesi yapılmıştır.
I-Sanık ... hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma“ suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz isteminin incelenmesinde:
1-213 sayılı VUK’nin 367. maddesi uyarınca dava şartı olan ...’nın 20/06/2012 tarihli komisyon mütalaasının sanık ... hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçuna ilişkin olduğu, ...Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 25/09/2012 tarihli 2012/6106 Soruşturma ve 2012/2857 Esas sayılı iddianamesi ile mütalaaya aykırı olarak sanık hakkında, “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçundan kamu davası açıldığı, sanık hakkında bu suçtan usulüne uygun olarak verilmiş mütalaa bulunmadığı anlaşılmakla; sanık hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçundan dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği Vergi Dairesi Başkanlığından sorularak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kabule göre de;
a)08/02/2008 tarihinde yürürlüğe giren ve suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun‘un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK‘nin 359/b maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının “3 yıl hapis“ olduğu gözetilmeden, temel cezanın teşdit uygulandığı da belirtilmek suretiyle değişiklikten önceki 359/b-1. maddesi uyarınca “2 yıl hapis“ olarak tespiti suretiyle eksik ceza tayini,
b)Suça konu en son 29/12/2008 tarihli faturanın KDV indiriminde kullanılması nedeniyle, “25/01/2009” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2008” şeklinde yanlış yazılması,
c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
II-Sanık ... hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma“ suçundan verilen beraat kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde:
1-...Vergi Dairesi Müdürlüğü‘nün 176 018 2318 vergi kimlik numaralı mükellefi olan sanığın, “2008 takvim yılında sahte fatura kullanma“ suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, faturaların gerçek alışverişlere dayandığını beyan ederek suçlamaları kabul etmemesine karşın, nakit olarak yapıldığı bildirilen ödemelere ilişkin herhangi bir bilgi ve belge ibraz edememesi ile sanığın kullandığı faturaları düzenleyen diğer sanık ... hakkında “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan tanzim edilen 14/06/2012 tarihli ve 2012-A-54/11 sayılı Vergi Tekniği Raporu‘nda yer alan tespitler karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesap hareketleri ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, düzenleyicinin yeterli mal girişi olup olmadığı da dikkate alınarak, faturaları düzenleyen sanık ... ile sanık ...‘ün ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma neticesinde sanık hakkında beraat kararı verilmesi,
2-Kabule göre de; suça konu en son 14/11/2008 tarihli faturanın KDV indiriminde kullanılması nedeniyle, “25/12/2008” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2008” şeklinde eksik yazılması,
Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanık ... yönünden diğer yönleri incelenmeksizin, sanık ... yönünden ise hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ...’ın ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 21/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.