17. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/1683 Karar No: 2013/1036
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2012/1683 Esas 2013/1036 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2012/1683 E. , 2013/1036 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmayan araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı eş Fadime için 21.849,08 TL, çocuk Burhan için 4.892,40 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ... verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, davacı eş Fadime için 21.849,08 TL, çocuk Burhan için 4.892,40 TL"den toplam 26.741,48 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ... verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. H.G.K’nun 2001/19-652 E, 2001/705 sayılı kararında da belirtildiği üzere, 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 109. maddesinde motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazmini için kaza gününden itibaren iki yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüş, aynı maddenin ikinci fıkrasında, davanın cezayı gerektiren bir eylemden kaynaklanması durumunda ceza kanununun öngördüğü ceza zamanaşımının (sürücü, işleten veya diğer sorumlular için fark gözetilmeksizin) uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Trafik kazası 24.7.2003 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 25.3.2009 tarihinde açılmıştır. Bu hale göre, mahkemece davalının süresinde yaptığı zamanaşımı defi dikkate alınarak davanın reddine ... verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne ... verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Bozma kapsamına göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ... vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 numaralı bentte açıklanan nedenle sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 5.2.2013 gününde oybirliğiyle ... verildi.