5. Hukuk Dairesi 2017/8957 E. , 2017/15386 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanunun 17.maddesine dayalı tescil istemine, birleşen dava kamulaştırmasız olarak el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine birleşen davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı (davalı) idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, Kamulaştırma Kanunun 17.maddesine dayalı tescil istemine, birleşen dava kamulaştırmasız olarak el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazların kök parselinin 6 ada 13 parsel sayılı taşınmaz olduğu, davacı idarece bu taşınmaz malikine kamulaştırma tebligatı yapılmadığının bildirildiği anlaşılmakla asıl davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Birleşen dava yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Dava konusu taşınmazların değeri tespit edilirken öncelikle arsa mı yoksa arazi mi olduğunun belirlenmesi gerekir. ... Belediye Başkanlığının 15.11.2013 tarihli, ... İl Özel İdaresinin 15/01/2014 tarihli yazı cevabından taşınmazın niteliği hususunda çelişki bulunduğu görülmekle;
Taşınmazların değerlendirme tarihi olan 16.07.2012 gününde belediye 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içinde olup, olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun mahal olup olmadığı, en yakın yerleşim birimlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına olan uzaklığının ne olduğu hususları Belediye Başkanlığından sorulup, alınacak yazı cevabına göre, taşınmazın vasfı belirlendikten sonra taşınmazın niteliğine göre oluşturulacak bilirkişi eşliğinde mahallinde yapılacak keşifte;
Arsa ise; Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca yakın tarihte satışı yapılan emsallerle dava konusu taşınmazın üstün ve eksik yönleri belirtilmek suretiyle mukayese edilmek suretiyle;
Dava konusu taşınmazlar ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen 2012 yılı emlak vergisine esas olan m² değerleri de ilgili Belediye Başkanlığından istenip, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden; ve taşınmazın değerlendirme tarihinde, bilirkişi kurulunca somut emsal kabul edilecek taşınmazın ise satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi olduklarının ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden sorulup düzenleme ortaklık payı düşülüp düşülmeyeceği ve taşınmaz ile somut olacak emsalin şehir halihazır haritasında konumları, birbirlerine olan uzaklıkları ve Kaymakamlık, Belediye Binası, Adliye, ticari nitelikte olan yerlere olan mesafelerinin fen bilirkişisi tarafından işaretlettirilip bilirkişi raporu denetlenerek,
Tarım arazisi ise aynı Yasanın 11/1-f maddesi uyarınca; o yörede mutad olarak ekilen münavebeli ürünleri ve münavebeye alınan ürünlerin dekar başına verim miktarları İl/İlçe Tarım Müdürlüğünden, değerlendirme tarihi olan 2012 yılı dekar başına üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının da ilgili resmi kuruluşlardan sorulmasından sonra taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirine göre bedel belirlenerek,
Hüküm kurulması gerekirken bu yönteme uyulmadan değer takdiri,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 07/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.