Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; A-Hakaret eylemine ve yükletilen suça yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, B-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; 1-Sanığın aşamalarda “katılan ile aralarında arsa payı karşılığı kat yapım sözleşmesi olduğunu, bu anlaşma çerçevesinde katılanın kendisine 3 daire vereceğini, ancak daireleri gördüğünde ilk yaptıkları anlaşmaya dairelerin uymadığını, diğer dairelerin 3+1 olduğunu kendisine verilecek dairelerin ise 2+1 olduğunu görünce itiraz edip kabul etmeyeceğimi söylediğini, bunun üzerine katılanın kendisine "benim polis oğlum var, sen bu daireleri kabul edeceksin, yoksa seni hak sahibi yapmam" demesi üzerine sinirlenerek "" eğer istediğim daireleri bana vermezsen o inşaate seni gömerim"" dediğini, savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2-Kabule göre de; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.