12. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/10332 Karar No: 2019/13206 Karar Tarihi: 23.09.2019
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/10332 Esas 2019/13206 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlu tüm alacak kalemleri için takip öncesi işletilmiş ve işletilecek faizlere itiraz ederek kamu bankalarının uyguladığı en yüksek banka mevduatının istenmesini talep etti. İlk derece mahkemesi talebin bir kısmını kabul ederek faiz isteminin tümden iptaline karar verdi. Alacaklının istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve faiz isteminin tümden iptaline karar verdi. Ancak, taleple bağlılık ilkesinin ihlal edildiği gerekçesiyle davalının talebi gözetilerek sonuca bilirkişi yardımıyla ulaşılması gerektiğine karar verildi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozuldu. Kanun maddeleri olarak, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Taleple Bağlılık İlkesi başlıklı 26. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesi uyarınca değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/2. maddesi belirtilmiştir.
12. Hukuk Dairesi 2018/10332 E. , 2019/13206 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, tüm alacak kalemleri için takip öncesi işletilmiş faize, türü ve oranı ile işletilecek faizin türü ve oranına itiraz ettiklerini belirterek anılan tarihlerde kamu bankalarının uyguladığı en yüksek banka mevduatının istenmesi ve akdin feshi tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bunların ortalamasının bulunarak bu oranın uygulanarak hesap yapılması gerektiği ancak yapılan hesabın bunun üzerinde bir hesaplama olduğundan bahisle icra emrinin ve takibin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince, istemin kısmen kabulü ile faiz isteminin tümden iptaline karar verildiği; alacaklının istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, faiz isteminin tümden iptaline yargılama giderlerinin paylaştırılmasına karar verildiği görülmektedir. Yargılamaya hakim olan ilkelerden sayılan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun ""Taleple Bağlılık İlkesi"" başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ""Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir."" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; borçlu vekilinin mahkemeye başvuru dilekçesinde, takipte tüm alacak kalemleri için takip öncesi işletilmiş faiz ve işletilecek faizin türü ve oranına itiraz ettiklerini belirterek anılan tarihlerde kamu bankalarının uyguladığı en yüksek banka mevduatının istenmesi ve akdin feshi tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bunların ortalamasının bulunarak bu oranın uygulanarak hesap yapılması gerektiği yönünde şikayette bulunduğu, mahkemece, “taleple bağlılık ilkesi” dikkate alınmaksızın, takibe dayanak ilamda "....tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca ... Bankasınca dolar üzerinden açılan bir yıllık mevduat faizine uygulanan en yüksek faiz uygulanmak üzere aynen ya da fiili ödeme günündeki TL karşılığına bankalarca mevduata uygulanacak en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine.. "şeklinde hüküm kurulduğu ve ... bankasınca mevduat kabulü söz konusu olmadığından yabancı para alacağına uyguladığı faiz oranı da bulunmadığından ilamın faiz yönünden infaz kabiliyeti olmadığına yönelik talebi aşar şekilde faiz isteminin tümden iptaline karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesince bu hususta istinaf başvurusunun aynı gerekçe ile kabul edilmediği anlaşılmıştır. O halde borçlunun şikayet dilekçesinde talebi ve taleple bağlılık ilkesi ile alacaklı vekilinin cevap dilekçesi ve kanun yolları aşamasında devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizin esas alınması ve hesaplamanın buna göre yapılmasını talep ettiği gözetildiğinde; gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık ilkesi ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi"nin 22/02/2018 tarihli, 2017/1987 E. - 2018/368 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23/09/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.