12. Ceza Dairesi 2019/9755 E. , 2021/5430 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 6.800,00 TL maddi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Şırnak Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/36 Esas – 2013/514 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama suçundan 27.11.2012-28.11.2012 tarihleri arasında gözaltında kaldığı, 5271 sayılı CMK"nın 109/3-f maddesi gereğince güvence bedeli yatırmak suretiyle adli kontrol tedbiri ile serbest bırakıldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 01.10.2013 tarihinde kesinleştiği, gözaltına alınma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 12.214,85 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 24,65 TL ve 347,63 TL maddi, 50,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, davacının vekalet ücretinden kaynaklı uğramış olduğu 6.800,00 TL zararın maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 6.800,00 TL maddi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup,
Dairemizin 14.05.2018 tarih ve 2018/684 Esas - 2018/5394 Karar sayılı bozma ilamı öncesi, 02.06.2015 tarihli manevi tazminata, net asgari ücret üzerinden hesaplanan gelir kaybına ve teminat bedeli faizine ilişkin hükümlerin açıkça onanmadıkça kesinleşmiş sayılamayacağı gözetilmeden, bozma sonrası yapılan yargılama sonunda manevi tazminat konusunda karar verilmesine yer olmadığına, net asgari ücret üzerinden hesaplanan gelir kaybına ve teminat bedeli faizine ilişkin karar verilmemiş ise de bu hususta mahallinde her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Bozma ilamı sonrası Dairemizce gidilen görüş değişikliğine göre; tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında beraat etmesi nedeniyle davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerekmekte ise de, 29.05.1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken vekalet ücretinin, yargılama giderleri kapsamında olduğu ve asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağı, maktu vekalet ücretini aşan ve serbest meslek makbuzu ile ispatlanan kısmın ise davacı ile avukatı arasındaki hukuki ilişkiye dayandığı, bu nedenle koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği dikkate alınarak, maddi tazminat talebinin vekalet ücretine ilişkin olan kısmının reddine karar verilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05.07.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.