Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5289
Karar No: 2019/3142
Karar Tarihi: 04.04.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5289 Esas 2019/3142 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, paylı hisseli malik oldukları bir taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir. Mahkeme, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar vermiş, ancak satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesine yönelik bilirkişi raporunda eksiklikler bulunduğu için karar bozulmuştur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 717. maddesi gereği, paydaşlığın satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç gibi bütünleyici parçaların da satılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, muhdesatın bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerlerinin ayrı ayrı tespit edilmesi gerektiği ve muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması gerektiği ifade edilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2016/5289 E.  ,  2019/3142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ..., ... ..., ... ortak vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, tarafların paylı hisse ile malik oldukları 180 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili yargılama aşamasında tarafların anlaşma ihtimallerinin olduğunu beyan etmiş; ... vekili ise muhdesatın aidiyeti yönünden dava açtıklarını beyanla, davanın bekletici mesele yapılması talebinde bulunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar ..., ..., ... ..., ... ortak vekili temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Satış bedelinin paylaştırılmasına yönelik muhdesat oranlarının hükümde infazda tereddüde yol açmayacak şekilde açık ve eksiksiz olarak gösterilmesi gerekmektedir.
    Somut olaya gelince;
    1-) Davaya konu taşınmazın tapu kaydında davacı ... payının 141671/377400 olarak tescil ediliği, bu payın diğer hissedarlara ait payda olan 2550’ye eşitlendiğinde 957,70/2550 paya tekabül ettiği, UYAP sisteminde bulunan Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi (TAKBİS) kayıtları üzerinden yapılan güncel sorgulamaya göre, beyanlar hanesinde ... hissesinin intikal kayıt sırasında hata olduğu ve 1/1 toplamına ulaşmadığına dair şerh düşüldüğü anlaşılmaktadır. Mahkemece, öncelikle tapu kaydında yer alan bu hatanın düzeltilmesi yönünde davacıya dava açmak üzere süre verilmesi, düzeltme işleminden sonra işin esasına yönelik hüküm kurulması gerekmektedir.
    2-) Davaya konu taşınmazın bahçeli kerpiç ev vasıflı olduğu ancak; yapılan keşif sonucu taşınmaz üzerinde birden fazla bina bulunduğu, 12.05.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda D harfi ile belirtilen bina yönünden, davalılar ..., ..., ... ..., ... tarafından muhdesatın aidiyeti davasının açıldığı, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/419 Esas, 2014/621 Karar sayı ve 20.11.2014 tarihli Kararında, D harfli yapının 1 katının ...’e; 2. katının ..., ..., ... ...’e ait olduğunun tespit ediliği, kararın Yargıtay incelemesinde olması sebebi ile henüz kesinleşmediği ve fakat temyiz talebinin işin esasına yönelik olmayıp, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden yapıldığı tespit olunmaktadır. Mahkemece hükümde satış sonucu elde edilecek bedelin tapu kaydı, veraset ilamı ve bilirkişi raporuna göre dağıtılmasına karar vermiş ise de; 17.04.2015 tarihli ek bilirkişi raporunda D harfi ile gösterilen yapı bedelinin sadece davalı ...’e aidiyetinin yazıldığı, taşınmaz zemin değeri paylaştırılmasında da diğer muhdesat sahibi ..., ..., ... ... isimlerinin yer almadığı, bina bedellerinin ne kadarının arza, ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle raporda hesaplanmadığı, mahkemece kurulan hükümde de muhdesat oranının yüzdelik (%...) oran olarak gösterilmediği anlaşılmaktadır. Ayrıca taşınmazın satışından elde edilecek bedelin öncelikle muhdesat sahiplerine belirlenen oranlara göre ayrı ayrı ödenmesi, kalan satış bedelinin de ana taşınmazdaki payları oranında paydaşlara dağıtılmasınına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile tanzim olunan bilirkişi raporu nazara alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 04.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi