Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/18627 Esas 2018/5164 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18627
Karar No: 2018/5164
Karar Tarihi: 23.10.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/18627 Esas 2018/5164 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili, davalı banka tarafından kendisine atfedilen borçtan sorumlu tutulmak istemediklerini belirterek menfi tespit davası açmıştır. Davalı vekili ise davaya hukuki bir dayanak olmadığını ve icra dosyasında yapılan işlemleri usule uygun olduğunu belirterek davanın reddedilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının fiil ehliyetinin bulunmadığını belirleyen bir bilirkişi raporuna dayanarak davacının borçtan sorumlu tutulamayacağına karar vermiştir. Ancak, mahkeme kararında rapora dayanarak verilen kararın doğru olmadığı, davacının fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığına dair tüm delillerin toplanması ve uzmanların incelemesi sonucu karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri detaylı olarak belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/18627 E.  ,  2018/5164 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı banka tarafından davacı aleyhine kefalet ve ipotekten dolayı ... İcra Müdürlüğü’nün 2014/358 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacının yıllardır felçli olup akıl sağlığının yerinde olmadığını, ... Devlet Hastanesinin 01/06/2010 tarihli heyet raporuna göre % 87 oranında vücut ve fonksiyon kaybı bulunduğunu,bu durumda olmasına rağmen dava dışı ... isimli şahıs tarafından suistimal edilerek davalı bankadan kullanılan krediye müşterek ve müteselsil kefil yapıldığını, davacının durumu itibariyle kefil olmasının mümkün olmadığını, okuma yazma bilmediği için de kanunun öngördüğü kefalet şartlarının gerçekleşmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek söz konusu takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, açılan davanın hiç bir hukuki dayanağının bulunmadığını, icra dosyasında yapılan işlemlerin usule uygun olduğunu, davacının kısıtlı olsa dahi müvekkilinin bu durumu bilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/32 esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi kurulu raporu ile davacının mevcut akıl hastalığından dolayı altı yıldır akıl hastası olduğu ve kredi sözleşmesinin imzalandığı tarih olan 24/11/2014 tarihi itibariyle fiil ehliyetine haiz olmadığının tespit edildiği, fiil ehliyeti, dolayısı ile hukuki işlem ehliyeti bulunmayan davacının kendisini borç altına sokacak herhangi bir hukuki işlem yapamayacağı gibi yapmış olduğu hukuki işlemlerinde mutlak butlan ile batıl olup kendisi aleyhine sonuç doğuramayacağı, bu durumda sözleşmenin akdolunduğu tarihte fiil ehliyeti bulunmayan davacının sözleşme hükümlerinden dolayı sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava genel kredi sözleşmesindeki kefalet nedeniyle icra takibine konu borçtan sorumlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece ... İcra Hukuk Mahkemesince alınan rapora dayanılarak davacının kredi sözleşmesinin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetine sahip bulunmadığı bu nedenle davacının kendisini borç altına sokacak herhangi bir hukuki işlem yapamayacağından davacının sözleşme hükümlerinden dolayı sorumlu tutulamayacağı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Menfi tespit davaları genel mahkemelerde görülmekte olup bu davalarda tarafların tüm delilleri toplanmak suretiyle yapılacak inceleme ve değerlendirme sonucu karar verilmesi gerekir. ....İcra Hukuk Mahkemesince alınan rapora itibar edilerek karar verilmesi doğru değildir. Mahkemece davacının kredi sözleşme tarihinde fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığına dair tüm deliller toplanarak bu konuda uzman olan ... Kurumu Başkanlığı’ndan alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.