4. Ceza Dairesi 2018/2115 E. , 2021/10961 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, mahkumiyet, düşme
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ... hakkında mağdur ...’e yönelik yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, sanık ...’ın temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA
2- Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen mala zarar verme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi, hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nun temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasında TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında mağdur ...’na yönelik yaralama suçundan kurulan düşme kararının incelenmesinde;
Sanığa atılı suça ilişkin yasa maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı uyarınca, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e. maddesine göre, suçun tabi bulunduğu 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın savunmasının alındığı 28/11/2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, sanık ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve CMK"nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞMESİNE,
4-Sanık ... hakkında tehdit, sanık ... hakkında katılan ...’a yönelik yaralama, sanık ... hakkında katılan ...’e yönelik yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Sanıklar ... ve ...’in diğer sanıklar...ve ...’in çalıştırdığı gazinoya eğlenmeye gittikleri ve taraflar arasında hesap ödeme anlaşmazlığından çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü olayda, ilk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenememesi karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün sanıklar hakkında uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b) Sanık ... hakkında katılan ...’e yönelik yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmü açısından;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK"ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
c) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... müdafii ile sanıklar ... ve ...’nun temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.