Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2015/3536
Karar No: 2021/2021
Karar Tarihi: 02.06.2021

Danıştay 13. Daire 2015/3536 Esas 2021/2021 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/3536
Karar No:2021/2021

TEMYİZ EDEN (/DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Otogaz Petrol Nakliye Otomotiv Gıda İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. hakkında uygulanan idarî para cezasından kaynaklanan kamu alacağının şirket ortağı sıfatıyla davacıdan tahsil edilmesi amacıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacının, idarî para cezası verilen … Otogaz Petrol Nakliye Otomotiv Gıda İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin 27/06/2006 tarihinden 07/05/2008 tarihine kadar müdürü ve kanuni temsilcisi olduğu, cezaya neden olan fiilin işlendiği tarihin de bu dönemler içinde kaldığı anlaşıldığından, asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyen amme alacağının tahsili için davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ödeme emrine konu idarî para cezasından haberdar olmadığı, ödeme emrinin düzenlendiği tarihte asıl borçlu olan şirketin yöneticisi veya ortağı olmadığı, dava konusu ödeme emrinin hukuka aykırı biçimde düzenlendiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının ortağı olduğu … Otogaz Petrol Nakliye Otomotiv Gıda İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin lisans olmaksızın otogaz bayilik faaliyetinde bulunduğunun tespiti üzerine, lisans almaksızın hak konusu yapılan tesislerin yapımına ve/veya işletimine başlandığından bahisle 5307 sayılı Kanun'un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararı ile 250.000,00-TL idarî para cezası uygulanmış, söz konusu idarî para cezasının anılan şirketten tahsil edilememesi nedeniyle şirket ortağı sıfatıyla davacı adına … tarih ve … sayılı ödeme emri düzenlenmiştir.
Bunun üzerine, söz konusu ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un işlem tarihindeki hâlleriyle, 55. maddesinde, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde dava açabileceği kurala bağlanmıştır.
6183 sayılı Kanun’un 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları; mükerrer 35. maddesinin birinci fıkrasında ise, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği belirtilmiştir.
6183 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile tebliğlerin yapılması konusunda atıfta bulunulan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun ''Tebliğ esasları'' başlıklı 93. maddesinin birinci fıkrasında, tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilimum vesikalar ve yazıların adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmuhaberli taahhütlü olarak tebliğ edileceği; "Tebliğ evrakının teslimi" başlıklı 102. maddesinin işlem tarihindeki hâlleriyle, ikinci fıkrasında, muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması hâlinde posta memurunun durumu zarf üzerine yazacağı, üçüncü fıkrasında, muhatabın geçici olarak başka bir yere gittiği, bilinen adresinde bulunanlar veya komşuları tarafından bildirildiği takdirde keyfiyetin veya beyanda bulunanın kimliğinin tebliğ alındısına yazılarak altının beyanı yapana imzalatılacağı, imzadan imtina ederse tebliğ yapanın bu ciheti şerh ve imza edeceği ve tebliğ edilemeyen evrakın çıkaran mercie iade olunacağı, dördüncü fıkrasında, bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip bir süre sonra yeniden tebliğe çıkarılacağı, ikinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeple tebliğ edilemeyerek iade olunursa tebliğin ilân yoluyla yapılacağı, son fıkrasında ise, yukarıdaki fıkralarda yazılı işlemlerin komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tesbit olunacağı kurala bağlanmıştır.
213 sayılı Kanun'un ''İlân yoluyla tebliğ usulü'' başlıklı 103. maddesinde, muhatabın adresinin hiç bilinmediği, yanlış veya değişmiş olduğu ve başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkân bulunmaması ile yabancı memleketlerde bulunanlara tebliğ yapılmasına imkân bulunmaması hâllerinde tebliğin ilân yoluyla yapılacağı düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
213 sayılı Kanun'un aktarılan kurallarına göre, normal ve mutad tebliğ yöntemi posta yoluyla tebliğ olup, ilân yoluyla tebliğin mükellef adresinin bilinmemesi veya adresinde bulunamaması hâlinde başvurulacak bir tebliğ şekli olduğu ve mükelleflerin adreslerinde bulunmadıkları veya adreste tanınmadıkları 102. maddede belirtilen kişilerin imzası alınmak suretiyle usulüne uygun olarak tutanak hâline getirilerek saptanmadıkça, ilânen yapılan tebliğin hüküm ifade etmeyeceği anlaşılmaktadır.
Dava konusu ödeme emrine konu amme alacağına ilişkin olarak asıl borçlu … Otogaz Petrol Nakliye Otomotiv Gıda İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. adına düzenlenen ödeme emrinin, söz konusu şirketin "… Sk., No:… Kadıköy/İstanbul" adresinde bulunamadığından bahisle düzenlenen adres tespit tutanağına istinaden şirkete ilânen tebliğ edilerek kesinleştirildiği, dosyaya sunulan ticaret sicil bilgilerinden asıl amme borçlusu şirketin adresinin "… Mh., … Sk., No:…, D:… Kadıköy/İstanbul" olduğu ve bu adrese davalı idare tarafından ödeme emri gönderilmediği, şirketin bu adreste bulunmadığına ilişkin herhangi bir tespitin yapılmadığı, yapılan malvarlığı araştırması sonucunda amme alacağının söz konusu şirketten tahsiline olanak kalmadığından bahisle ilgili dönemde şirket ortağı olan davacı adına davaya konu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, asıl amme borçlusu şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ve kesinleştirilmiş bir amme alacağı bulunmadığı sonucuna varıldığından, ilgili dönemde şirket ortağı olduğundan bahisle davacı adına düzenlenen davaya konu ödeme emrinde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.


KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 02/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi