13. Hukuk Dairesi 2015/42312 E. , 2018/1293 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücu davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi düzenlendiğini, dava dışı işçi ... tarafından açılan işe iade davasının ... 9. İş Mahkemesi"nin 2007/546 Esas sayılı dosyasında davacı lehine hükme bağlandığını, bu dava neticesinde doğmuş olan alacağın tahsili amacıyla ... 13. İcra Müdürlüğü"nün 2009/599 Esas sayılı dosyasında icra takibinde bulunulduğunu, sözü edilen dava sonucu ortaya çıkan alacaktan taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi ve şartnameler gereğince davalının sorumlu olduğunu belirterek davacı yanca ödenen 12.737,91.-TL"nın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 12.737,91 TL rücuen alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, yaptıkları hizmet alım ihalesinin davalı tarafından üstlenildiğini, ihale şartnamesine göre, davalı yüklenicinin çalıştırdığı işçilerin iş hukukundan doğan her türlü işçilik hakları ile ilgili tazminatlarından sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış olup, dava dışı işçinin işçilik tazminatlarının tahsili için açtığı dava sonunda hesaplanan tazminatın eldeki davanın tarafı olan davacı tarafından ödendiği ihtilafsızdır.
Somut olayda mahkemece; ... 9 İş Mahkemesinin kesinleşen ilamına göre tarafların birlikte müteselsil olarak sorumlu tutulduğu, kesinleşen mahkeme ilamına göre davalı şirketin hizmet akdinin tarafı olarak işçilik alacaklarının ödenmesinden sorumlu bulunduğu, verilen kararın iş hukuki ilkelerine göre verildiği, iş hukuku ilkelerine ve Yargıtay 9 Hukuk Dairesinin ilke kararlarına göre olayda işyeri devri olduğu bu nedenle işçi ... "in davalı ... Ltd şirketi yanında hiç çalışmamasına rağmen işçilik alacağından sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dışı işçiye ödenen tazminattan tarafların ne oranda sorumlu olduklarına ilişkindir. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine, aynı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkla ilgili verilmiş mahkeme kararları ve genel hukuk prensipleri dikkate alınarak bir sonuca gidilmelidir. Davacı ile davalı arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesi ve ekleri olan şartnamelerin hükümleri incelendiğinde, davacı Bakanlığın çalıştırılacak işçiler ile ilgili işe başlama, çalışma koşulları, denetleme, mali haklarının ödenmesi ile ilgili denetim ve kontrolü tamamen elinde bulundurduğu, ancak taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinde, işçilerin iş akitlerinden doğacak dava konusu alacaklardan hangi tarafın ne oranda sorumlu olduğu hususunda bir düzenlemenin bulunmadığı görülmektedir. Hal böyle olunca tacir olan davalının çalıştırdıkları işçilerin fiili işçilik dışında sair tazminat haklarından sorumlu olacaklarını bilebilecek durumda oldukları ancak, davacı Bakanlığın da asıl işveren durumunu muhafaza etmesi nazara alındığında doğan zararlardan tarafların yarı yarıya sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Davacı ve davalının bu ilkeler çerçevesinde sorumluluğunun belirlenmesi gerekirken, aksi düşüncelerle dava dışı işçiye ödenen miktarın tamamının davalıya rücu edilebileceği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.