Esas No: 2017/2406
Karar No: 2021/2620
Karar Tarihi: 02.06.2021
Danıştay 7. Daire 2017/2406 Esas 2021/2620 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/2406
Karar No : 2021/2620
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının murisin vefatı üzerine verdiği veraset ve intikal vergisi beyannamesinin indirilecek borçlar ve masraflar başlıklı kısmında beyan ettiği 2.151.132,00 TL tutarın 2.000.000,TL'lık kısmının belgelendirilemediğinden bahisle borç olarak indiriminin reddi ile anılan borç tutarı dikkate alınmaksızın yapılan tahakkukun iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, olayda, veraset ve intikal vergisi beyannamesinin "indirilecek borçlar ve masraflar" başlıklı kısmında beyan edilen 2.151.132,00 TL'nin 2.000.000, TL'lık kısmının "Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"ne ek olarak düzenlenen "Düzenleme Şeklinde Arsa Payı Karşılığı Kat Yapım ve Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi Ek Protokolüne" dayandığı, anılan protokol gereği taşınmaz üzerinde yapılacak inşaat ile ilgili olarak 2.000.000,TL tutarındaki avansın lehine tesis edilecek ipotek karşılığında yüklenici firma tarafından mal sahibi murise ait banka hesabına yatırılacağı, alınan bu avansın inşaatın bitirilmesinin akabinde en geç 3 ay içinde yüklenici firmaya iade edileceği ve yüklenici firmanın da arsaya konulan ipoteği kaldıracağı öngörülmüş olup, uyuşmazlığın çözümünün beyannamede indirilecek borçlar ve masraflar kısmında yer alan, sadece muris ve yüklenici firma tarafından karşılıklı olarak imza altına alınan ve dolayısıyla tapuya şerh ettirilmediğinden dolayı 3. kişi konumundaki idareye karşı ileri sürülemeyen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ek protokolü gereği avans olarak alınan miktarın harcanıp harcanmadığı veya ne şekilde harcandığı hususlarının açıklığa kavuşturulmasına bağlı bulunduğu, bu kapsamda Mahkemelerince verilen ara karar neticesinde davacı tarafından murisi tarafından yapılan borçlanmanın dayanağı olarak alınan tutarın kendilerine intikal etmediği ancak uyuşmazlık konusu miktarın faiziyle ödeneceği beyan edildiğinden veraset ve intikal vergisi beyannamesinde indirilecek borçlar ve masraflar kısmında yer alan dava konusu murise ait olduğu belirtilen borç ve harcamaların belgelendirilemediği anlaşıldığından borç olarak beyan edilen bu tutar dikkate alınmaksızın tespit edilen matrah üzerinden idarece miras hissesine göre yapılan tahakkukta hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Veraset ve intikal vergisi beyannamesinde arsanın rayicinin doğru bildirildiği, murisin ani bir ölüm sonucu hayatını kaybettiği, dolayısıyla anılan tutarın muris tarafından nasıl harcandığını ve yapılan harcamalara ilişkin belgelerin kendisinin bilmesinin mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL'den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, Dairece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 02/06/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.