Esas No: 2021/2002
Karar No: 2021/2061
Karar Tarihi: 02.06.2021
Danıştay 13. Daire 2021/2002 Esas 2021/2061 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/2002
Karar No:2021/2061
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Bankası A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALILAR): 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … A.Ş. – …
VEKİLİ : Av. …
MÜDAHİL (DAVALI İDARELER
YANINDA) : … İflas (… İcra) Dairesi Müdürlüğü
(Müflis … Enerji Üretim A.Ş.)
İSTEMİN KONUSU:… İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: ... Enerji Üretim A.Ş.'nin Kastamonu ili, Cide ilçesi sınırları içinde inşa edeceği Berke HES Projesi kapsamında elektrik enerjisi satışı yaptığı kuruluşlarla imzaladığı/imzalayacağı satış sözleşmelerinden kaynaklanan alacaklar ve ileride elektrik enerjisi satışı yapacağı firmalar ile akdedeceği satış sözleşmelerinden ve sözleşmede düzenlenmiş diğer iş ilişkisi/hukukî ilişkilerden doğmuş ve doğacak tüm alacaklarının davacı bankaya devri yönündeki 13/10/2010 tarihli alacağın temliki sözleşmesi uyarınca, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması kapsamına alınan ... Enerji Üretim A.Ş.'nin idare nezdinde doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacaklarının davacı bankaya ödenmesi isteminin reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce, Dairemizin 07/03/2017 tarih ve E:2016/5060, K:2017/567 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği'ne göre piyasa işletmecisi Elektrik Piyasaları İşletme Anonim Şirketi (EPİAŞ) olduğundan ve Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü'nün ödeme yapma görevi ve yetkisi bulunmadığından, davacının talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı; Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği'nin 138. maddesi ile Yönetmelik kapsamındaki alacak ve hakların ancak piyasa işletmecisi tarafından belirlenen hususlara uygun olarak ve piyasa işletmecisinden onay almak kaydıyla temlik edilebileceği, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'na istinaden 01/09/2015 tarihinden itibaren piyasa işletmecisinin davalı EPİAŞ olduğu, dolayısıyla 13/10/2010 tarihli temliknamenin piyasa işletmecisi olan davalı EPİAŞ'ın onayı alınmadan akdedildiği anlaşıldığından, EPİAŞ'ın alacağın temliki sözleşmesini ve Eser Enerji Üretim A.Ş. adına doğmuş ve doğacak tüm alacakların davacı bankaya ödenmesi talebini kabule zorlanamayacağı anlaşıldığından EPİAŞ yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idarenin ödeme yapma yetkisi olmadığını ileri sürerek başvurularını reddetmesinin hukuki dayanağı bulunmadığı, bahse konu temliği kendi nezdinde kayıtlarına işlemesi ve ödemeyi kendisi yapmayacak olsa bile ödemeyi yapacak olan ilgili kuruma ödeme hakkında bilgi vermesi gerektiği, temlik sözleşmesinin uygun bulunarak TEİAŞ'ın kayıtlarına işlendiği, TEİAŞ'ın onay verdiği temlik sözleşmesinin külli halefiyet ilkesi gereğince EPİAŞ için bağlayıcı olduğu, kamu hizmetlerinin sürekliliği ve düzenliliği ilkesi uyarınca temlik sözleşmesinin EPİAŞ nezdinde de geçerli olması gerektiği, TEİAŞ'ın onayladığı temlik sözleşmesinin geçerliliğinin EPİAŞ ile yeni bir temlik sözleşmesi yapılması koşuluna bağlanmasının ve borçlunun EPİAŞ nezdinde temlikin devam ettiğine ilişkin muvafakatinin aranmasının mülkiyet hakkının ihlâli niteliğinde olduğu, müdahil talebinin kabul edildiği tarihte şirketin temsil yetkisi iflas idaresinde olduğundan iflas idaresince görevlendirilmemiş vekillerin işbu davada müflis şirketi temsil yetkisinin olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı … Bakanlığı tarafından, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması kapsamında herhangi bir ödeme yapma yükümlülüklerinin bulunmadığı, bu konuda sorumluluğun Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve piyasa işletmecisi olan EPİAŞ'a ait olduğu, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davalı .. A.Ş. tarafından, Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği'nin 138. maddesi uyarınca, piyasa işletmecisinin onayı alınmadan yapılmış olan alacağın temliki sözleşmelerinin piyasa işletmecisi yönünden borç doğurmayacağı, 01/09/2015 tarihinden önce piyasa işletmecisi tarafından onaylanan, piyasa katılımcılarının yaptıkları temlik sözleşmelerinin taraflarınca imzalanan taahhütnamelerin EPİAŞ’a gönderilmesi hakkında duyuru yapıldığı, davacının da TEİAŞ’ın piyasa işletmecisi olduğu dönemde piyasa katılımcıları ile yaptığı temlik sözleşmeleri için hem temlik alan olarak kendisinin, hem de temlik eden olarak katılımcıların imzalı beyanlarını içeren 50 piyasa katılımcısına ilişkin yeni tarihli taahhütname düzenleyerek EPİAŞ’ın onayına sunduğu, fakat dava konusu temlik sözleşmesine yönelik temlik eden ile temlik alanın ortak iradesini içeren taahhütnamenin ibraz edilmediği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davalı idareler yanında müdahil tarafından, uyuşmazlığa dair emsal yargı kararları olduğu, müdahil talebinde bulunulan tarih itibarıyla şirketi temsil yetkisinde herhangi bir hukukî engelin bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davalı … A.Ş. ile davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:.., K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcı ile fazladan yatırılan …-TL harcın istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 02/06/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.