Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/2530 Esas 2018/6901 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2530
Karar No: 2018/6901
Karar Tarihi: 01.10.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/2530 Esas 2018/6901 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/2530 E.  ,  2018/6901 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Davacı, davalılardan işverene ait iş yerinde geçen Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    Davacı, Mayıs 1994-15.05.2000 tarihleri arasında davalıya ait muayenehane işyerinde aralıksız çalıştığından SGK’ya bildirilmeyen çalışmalarının tespitini istemiştir.
    Mahkemece Dairemizin bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağı dava tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesi ile halen yürürlükte bulunan 5510 sayılı Yasanın 86. maddesi olan bu tür davalar kamu düzenini ilgilendirdiğinden özel bir duyarlılıkla yürütülmeli , çalışma olgusu eksiksiz belirlenmelidir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının davalı işyerinden hiç bildirim yapılmadığı, kayıtlı işyerinin bulunmadığı, işverenin kayıt ibraz etmediği, vergi yoklama fişine göre(dosyada silinmiş olup okunamayan fakat bozma öncesi kayıtlarda mevcut olan) işyerinin 20.03.1995 tarihinde açıldığı, işyerinde SSK müfettişince inceleme yapılmadığı, dairemizce bozma kararında komşu işyeri tanıkların dinlenmesinin istendiği bu yönde emniyete, zabıtaya yazılan müzekkere cevaplarında şahısları tanıyan kimse olmadığı yönünde cevap verildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda yapılan bozmalar sonrası yazılan komşu işyeri araştırmalarının değişik tarihlerde aynı cevap ile cevaplandığı, apartmanda oturanların isimleri, kaç daireli olduğu gibi somut olaya yönelik araştırma yapılmadığı yapılan bozmalar sonrası aynı durumun tekrarlandığı anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemenin gerekçeli kararında “Yöneticinin eşi olduğunu belirterek dinlenen tanığın beyanı da Yargıtay’ca yeterli kabul edilmediği gibi apartmanda yönetici olmadığı da yapılan yazışma ile ortaya çıkmıştır” şeklindeki gerekçesinin yanılgıya dayalı olduğu; apartmanda yeni tarihli araştırma sonucu şu anda yönetici olmadığı, dava konusu dönem için ise apartmanda dinlenen tanık ...’in yönetici eşi olduğu ve bu durumun da duruşmada davalı işveren vekili tarafından kabul edildiği açık olup; bozma öncesi dinlenen yönetici eşi ve komşu tanığı Ufuk Uygun’un beyanına itibar etmek gerekmektedir.
    Mahkemece yapılacak iş, öncelikle dosyada silinmiş halde bulunan vergi yoklama fişi getirtilip, muayenehanenin vergi kaydını istemek, davacının hizmet cetvelinde görülen dava dışı ... adlı şahsın çalışmalarının davacıya ait olup olmadığını ve davacının muhtelif dönemde dava dışı işyerinde çalışıp çalışmadığını araştırmak ve araştırmalar sonrası davacıya ait olmadığı takdirde bu dönemide hizmet tespitinde dikkate almak devamla dairemiz bozması öncesinde dinlenen ...(yönetici eşi) ve ...’un (komşu tanığı) çalışmayı doğruladıkları göz önüne alınarak vergi kaydının olduğu dönem yönünden davanın kabulüne karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,
    01.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.