15. Hukuk Dairesi 2016/3624 E. , 2017/2732 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli için başlatılan takibe vaki itirazın iptâline ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili, davacının soğuk demir ustası olduğunu davalıya ait inşaatın yapımında demirin metre birim fiyatı 8,00 TL"den olmak üzere demir döşenmesi amacıyla taraflar arasında 21.02.2014 tarihinde eser sözleşmesi akdedildiğini, yasal zorunluluk gereğince davalı yan tarafından davacının, davalının iş yerinde eser yapımı süresi içerisinde sigortalı olarak gösterildiğini, davacının üzerine düşen edimi yerine getirdiğini, bakiye 3.150,00 TL iş bedeline ilişkin alacağını tahsil edemeyince davalı aleyhine İstanbul Anadolu 16. İcra Müdürlüğü"nün 2014/10980 Esas sayılı dosyası ile ilâmsız icra takibi yapıldığını, davalının borca ve borcun ferilerine itiraz ettiğini, ancak takibin dayanağı olan sözleşmeye itiraz etmediğini, davalının haksız itirazı neticesinde takibin durduğunu, itirazın iptâli ile alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili ise; taraflar arasındaki 21.01.2014 tarihli sözleşmenin konusunun davalıya ait inşaatın demirlerinin döşenmesine ilişkin olmayıp, inşaatın elektrik tesisatının döşenmesine ilişkin olduğunu, davacı yanın, inşaatın demir işlerinin yapımı amacıyla davalıya ait iş yerinde sigortalı olarak çalıştığını, ancak davacı yanın üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, davanın reddi ile davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı yan tarafından dosyaya sunulan tarih ve imza içermeyen hesap pusulası, tanık beyanları, yapılan keşif ve alınan 18.04.2016 tarihli bilirkişi raporunun bazı yönlerinin benimsenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmayıp keşif sonucunca alınan bilirkişi raporu da denetime elverişli değildir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının sunmuş olduğu ajanda sayfasından oluşan imzasız belgeye itibar edilip hesap yapılmıştır. Bu belgenin davalı el ürünü olduğu da iddia edilmemiştir. Taraflar arasında birim fiyatlı eser sözleşmesi düzenlendiğine göre mahkemece söz konusu imalât ile ilgili inşaat projesi getirtilerek kullanılan demir miktarı için inşaat mühendisi bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle hak edilen iş tutarı belirlenip davacının ödediğini kabul ettiği 7.200,00 TL düştükten sonra talebi aşmamak kaydıyla davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığı gibi, kabule göre de; reddedilen miktar üzerinden davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.