Esas No: 2020/9321
Karar No: 2022/9492
Karar Tarihi: 05.12.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/9321 Esas 2022/9492 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın alkollü olarak araç kullanması sonucu trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmesi gerektiği, ancak yerel mahkeme tarafından beraat kararı verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek hükmün bozulması kararlaştırıldı. Sanığa karşı isnat edilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için öngörülen temel ceza miktarı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 179. maddesinin 2-3. fıkralarında düzenlenir. Yasa gereği, basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanun'un 5.maddesi iptal edildiğinden, sanık hakkındaki yargılama usulünün CMK'nın 251. maddesi hükümlerine göre yapılması gerektiği belirtildi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu raporlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; 100 promilden yüksek olarak saptanan alkol düzeyinin, güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceğinin bilimsel olarak kabulü gerektiği ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun “1.00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanununun 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.” şeklindeki 48/6. maddesi göz önünde bulundurularak incelenen dosyada; sanığın aracıyla seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek sağ tarafa doğru yoldan çıktığı, su kanalına girerek bahçe duvarına çarptığı, alkolmetre ile yapılan ölçümde 166 promil alkollü olduğunun anlaşılması karşısında, olay anında 1,00 promilin üzerinde alkollü olarak ... kullandığı tespit edilen sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Bozma ilamına uyulduğu takdirde, sanığa isnat edilen 5237 sayılı TCK'nın 179. maddesinin 2-3. fıkralarında düzenlenen ''trafik güvenliğini tehlikeye sokma'' suçu için öngörülen temel ceza miktarı itibariyle, 5271 sayılı CMK'nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olan ve 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan ''Basit yargılama usulü'' düzenlemesine tabi olacağı; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı doğrultusunda CMK'nın 251. maddesi hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmesi;
Bozmayı gerektirmiş olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.12.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.