10. Ceza Dairesi 2020/249 E. , 2020/996 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, 31/12/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki arşiv kaydının silinmesine dair...21. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/11/2018 tarihli ve 2007/253 esas, 2008/66 sayılı ek kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 08/01/2020 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanığın 02/01/2007 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılaması sonucunda, Fatih 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 24/01/2008 tarihli ve 2007/253 esas, 2008/66 sayılı kararıyla TCK"nın 191/1, 62, 50/1 ve 52. maddeleri uyarınca 6.000 Türk lirası adlî para cezasıyla cezalandırılmasına, 191/6. maddesi gereğince sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, hükmün yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
2- Ancak, tedbirin infazı sırasında hükümlünün yükümlülüklerine aykırı davranması üzerine adli para cezasının 19/07/2011 tarihinde infaz edildiği ve 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun “Adlî sicil bilgilerinin silinmesi” başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca bu hükümlüğe ilişkin adlî sicil kaydının silinerek arşiv kaydına alındığı,
3- Hükümlünün 13/11/2018 tarihli dilekçesiyle, infaz etmiş olduğu bu cezaya ilişkin adli sicil arşiv kaydının silinmesini talep etmesi üzerine,...21. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/11/2018 tarihli ve 2007/253 esas, 2008/66 sayılı ek kararıyla 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun “Adlî sicil ve arşiv bilgilerinin silinmesi” başlıklı 12. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca “talebe konu mahkûmiyete ilişkin kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren beş yıl geçtiği” gerekçesiyle "adli sicil arşiv kaydının silinmesine" karar verildiği ve kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun 12. maddesi uyarınca arşiv kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adlî Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğini Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşulları yeniden düzenlenmiş olup, 5352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesine 6290 sayılı Kanun ile eklenen üçüncü fıkra uyarınca, kanunun yürürlük tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet ./..
görülmemiştir." denilerek,...21. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/11/2018 tarihli ve 2007/253 esas, 2008/66 sayılı ek kararının bozulması istenmiştir.
C) Konuyla İlgili Hukuksal Düzenlemeler:
a) 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun “Adlî sicil bilgilerinin silinmesi” başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrası:
Adlî sicildeki bilgiler;
a) Cezanın veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması,
...
Halinde Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinerek, arşiv kaydına alınır.
b) 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun “Adlî sicil ve arşiv bilgilerinin silinmesi” başlıklı 12. maddesi:
(1) (Değişik: 5/4/2012-6290/2 md.) Arşiv bilgileri;
a) İlgilinin ölümü üzerine,
b) Anayasanın 76"ncı maddesi ile Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlarda bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren;
Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşuluyla onbeş yıl geçmesiyle,
Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu aranmaksızın otuz yıl geçmesiyle,
c) Diğer mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren beş yıl geçmesiyle,
Tamamen silinir.
(2) Fiilin kanunla suç olmaktan çıkarılması halinde, bu suçtan mahkûmiyete ilişkin adlî sicil ve arşiv kayıtları, talep aranmaksızın tamamen silinir.
(3) Kanun yararına bozma veya yargılamanın yenilenmesi sonucunda verilen beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararının kesinleşmesi halinde, önceki mahkûmiyet kararına ilişkin adlî sicil ve arşiv kaydı tamamen silinir.
(4) (Ek: 24/11/2016-6763/40 md.) Akıl hastalığı nedeniyle hükmedilen güvenlik tedbirlerine ilişkin kayıtlar, infazının tamamlanmasıyla tamamen silinir.
c) 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun geçici 2. maddesi:
(1) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce toplanmış olsun veya olmasın, suç tarihi itibarıyla bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanuna göre süre yönünden silinme koşulu oluşanlar silinir; diğer kayıtlar için bu Kanun hükümlerine göre işlem yapılır. (Mülga ikinci cümle: 5/4/2012-6290/3 md.)
(2) (Değişik: 5/4/2012-6290/3 md.) Bu Kanunun yayımı tarihinde, Anayasanın 76"ncı maddesi ile bazı özel kanunlarda yer alan ve bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetler bakımından, arşive alınan veya şartları oluştuğu halde ya da henüz şartları oluşmadığı için arşive alınmayan kayıtlar hakkında 12" nci maddenin birinci fıkrası hükmü uygulanır.
(3) (Ek: 5/4/2012-6290/3 md.) İkinci fıkrada sayılanlar dışında, birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar 3682 sayılı Kanunun 8"inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan mahkûmiyetin esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinir.
Ç) Konunun Değerlendirilmesi:
5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun geçici 2/3. maddesinde yer alan düzenleme gereğince 11/04/2012 tarihinden itibaren şartları oluştuğu takdirde adli sicil arşiv kayıtlarının Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistikleri Genel Müdürlüğü tarafından silinebileceği gözetilmeden “arşiv kaydının silinmesine” karar verilmesi yasaya aykırı ise de, öncelikle ../...
karardan önce 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası hükümlü lehine hükümler içermekte olup, Mahkemece hükümlü lehine uyarlama yapılması gerektiğinden, hükümlü hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı bu suç tarihinden önce açılmış başka dava olup olmadığının, varsa hükümlünün bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde hükümlünün infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
a) Hükümlü bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesiyle değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
b) Hükümlü bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise, daha önceki tarihlerde işlediği aynı suçtan dolayı verilmiş olan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararları dikkate alınmaksızın, bu suç nedeniyle doğrudan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan hükümlü hakkında, 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesiyle değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesiyle 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, suç tarihi itibarıyla, 5560 sayılı Yasa ile değişilk TCK"nın 191. maddesine göre ceza takdir edilip "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
Karar verilmesi gerektiğinden, kanun yararına bozma talebi bu yönüyle ve değişik gerekçeyle yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden;...21. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/11/2018 tarihli ve 2007/253 esas, 2008/66 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 17.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.