Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/710 Esas 2015/489 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/710
Karar No: 2015/489
Karar Tarihi: 04.05.2015

Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/710 Esas 2015/489 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından mahkum edilmiştir. Temyiz isteği reddedilmiştir. Hakkındaki iddia ve savunmalar incelemeye alınmıştır. Suçlar sanık tarafından işlenmiştir ve suçların kanunda öngörülen tiplerine uyduğu görülmüştür. Ancak, daha önceki bir suçtan dolayı sanığın adli sicil kaydı bulunmaktadır ve tekerrüre esas alınması gerektiği göz ardı edilmiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuş ve sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir. Hükümler uygun bulunarak onanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasanın 108/2. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 50/1-d maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 58/6-7.maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi
- 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi
- CMUK’nın 322.maddesi
22. Ceza Dairesi         2015/710 E.  ,  2015/489 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasanın 108/2. maddesi uyarınca sanığın adli sicil kaydında yer alan en ağır mahkumiyeti içeren, .Asliye Ceza Mahkemesinin 27.03.2008 yerine getirme tarihli,2006/691 Esas ve 2006/977
    Karar sayılı ilamındaki iftira suçundan verilme 10 ay hapis cezası olduğu ve bu hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, Sulh Ceza Mahkemesinin 24/12/2008 gün,2008/ 394 Esas ve 2008/1607 sayılı kararında sonuç cezası, 5237 sayılı TCK"nın 50/1-d maddesi uyarınca 3 ay 15 gün süre ile kamuya yararlı işte çalıştırma seçenek tedbirine çevrilmiş olması sebebiyle , hapis ve adli para cezası içermeyen bu ilamın 58.madde göre tekerrüre esas alınması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından tekerrüre ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “5237 sayılı TCK’nın 58/6-7.maddesi gereğince, sanık hakkında hükmolunan cezanın, .Asliye Ceza Mahkemesinin 27.03.2008 yerine getirme tarihli, 2006/691 Esas ve 2006/977 sayılı ilamı uyarınca, bu ilamdaki suçuna ilişkin önceki hükümlülüğü nedeni ile mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, infazdan sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” cümlesi yazılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gözetilerek 5275 sayılı Yasanın 108/2.maddesi uyarınca şartlı salıvermeye eklenecek sürenin, yanılgılı uygulama sonucu hükümde gösterilen ilam nedeniyle koşullu salıvermeye eklenecek süreden fazla olamayacağının gözetilmesine, 04/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.