19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19433 Karar No: 2018/5127 Karar Tarihi: 22.10.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19433 Esas 2018/5127 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ile müvekkil arasında 24/11/2014 tarihinde yapılan sıvı dolum makinesi satış sözleşmesi sonrasında, makinenin arızalı olması nedeniyle müvekkil ayıplı ifa dolayısıyla sözleşmeden dönmüş ve zararının davalı tarafından ödenmesini talep etmiştir. Mahkeme alınan bilirkişi raporuna göre malın ayıplı olduğuna karar vererek, satış bedelinin iadesi yönünde seçimlik hakkını kullanan müvekkilin zararı olan 3.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ve müvekkiline ödenmesine hükmetmiştir. Davalının temyiz itirazları reddedilmiş ve kararın onanmasına karar verilmiştir. Mahkemenin kendini yetkili sayarak hüküm kurması Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 10. maddesine göre sözleşmenin ifa yerinin davacının ikâmetgahı olması nedeniyle isabetlidir. Kanun maddesi, sözleşme ilişkisinde yetkili mahkemenin belirlenmesini düzenlemektedir.
19. Hukuk Dairesi 2016/19433 E. , 2018/5127 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında .... Sıvı Dolum Makinesinin satışı konusunda 24/11/2014 tarihinde bedeli peşin ödenmek suretiyle satış sözleşmesi yapıldığını, kargo ile gönderilen makinenin müvekkilinin ilk çalıştırmasında arıza vererek bir parçasının basıncın etkisiyle kırıldığını, davalıya iadeli taahhütlü mektupla sözleşmeden döndüklerini bildirdiklerini, davalının henüz ayıplı malı teslim almadığı gibi müvekkilinin zararını da ödemediğini, bu nedenlerle ayıplı ifa dolayısıyla sözleşmeden dönmek zorunda kalan müvekkilinin 3.800,00TL zararının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini iddia, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, açılan davayı kabul etmediklerini, makine satışının herhangi bir şekilde yazılı bir sözleşmeye dayalı olmadığını, malın ayıplı olmadığını, davacının haksız olarak işbu davayı açtığını beyan ile davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılamada; alınan bilirkişi raporuna göre malın ayıplı olduğu, tamiri mümkün olmadığından yenisiyle değiştirilmesi gerektiği, davacının satış bedelinin iadesi yönünde seçimlik hakkını kullandığı hususunun dikkate alınması, ayıplı malın davalıya iadesi mukabili satış bedeli olan 3.800,00TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi gerekçeleri ile davanın kabulüne karar vermiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle davacının satın aldığı maldaki gizli ayıp nedeni ile dava açmış olması, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 10. maddesine göre sözleşmenin ifa yerinin davacının ikâmetgahı olması nedeniyle mahkemenin kendini yetkili sayarak hüküm kurmasında isabetsizlik olmaması nedeniyle davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.