Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6378
Karar No: 2021/15223
Karar Tarihi: 01.12.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/6378 Esas 2021/15223 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı şirkette taşlama işi yaptığı dönemde sigortasız çalıştığı iddiasıyla hizmet tespiti istemiş, ilk derece mahkemesi bu isteği kabul etmiştir. Ancak davalı ve fer'i müdahil kurumun istinaf başvuruları sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi hükmü esastan reddetmiştir. Davalı ve fer'i müdahil kurum temyiz başvurusunda bulunarak istinaf kararının kaldırılmasını istemiş ve Hizmet tespiti davalarının amacının sosyal güvenlik haklarının korunması olduğunu, bu nedenle mahkemenin delil sınırlandırması yapmadan eksiksiz bir şekilde kanıtları incelemesi gerektiğini belirtmişlerdir. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi de davacının çalıştığı dönem bordrosunda yer alan, bordro tanıklarının re’sen beyanlarına başvurularak hizmetin tereddütsüz ortaya konulmasının zorunlu olduğunu ifade etmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararını kaldırarak ilk derece mahkemesinin hükmünü yerinde görerek davacının istemini kabul etmiştir.
Kanun maddeleri:
- 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi (sosyal güvenlik haklarının korunması için sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanması)
- H
10. Hukuk Dairesi         2021/6378 E.  ,  2021/15223 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve fer’i müdahil vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı, davalı işyerinde 10.01.1978 ile 17.02.1978 tarihleri arası taşlama işi yaptığından bahisle hizmetlerinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı vekili, davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını belirterek; haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddini talep etmiştir.
    Feri müdahil Kurum vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince, davacının davasının kabulü ile, davacının 241375 sicil numaralı davalı... Döküm San. ve Tic. Ltd. Şti" nde 10/01/1978-17/02/1978 tarihleri arasında asgari ücret üzerinden hizmet akdine dayalı olarak sigortasız çalıştığının tespitine, dair hüküm tesis edilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı şirket vekili, davanın hak düşürücü süreye uğradığını, davacının davalı şirkette çalışmadığını belirterek; istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    İlk Derece Mahkemesi kararına karşı feri müdahil Kurum vekili, davanın yöntemince kanıtlanmadığını belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ve feri müdahil vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı şirket vekili ve Kurum vekili, istinaf sebepleri ile aynı gerekçelerle temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
    Hizmet tespiti davalarının amacı, hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
    Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
    Mahkemece yapılması gereken iş; yukarıda izah edilen hususlar kapsamında; davacının çalıştığını iddia ettiği dönem bordrosunda yer alan, bordro tanıklarının re’sen beyanlarına başvurulmak suretiyle; hizmetin tereddütsüz ortaya konulmasından ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu,yeterli olmayan tanık beyanına istinaden, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı ve fer’i müdahil vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak; İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 01.12.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi