Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4354
Karar No: 2018/476
Karar Tarihi: 05.02.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/4354 Esas 2018/476 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada, davacı avukatın, davalıya karşı manevi tazminat isteği yerine getirilmiştir. Ancak Yargıtay, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğuna karar vermiş ve daha düşük bir miktar belirlenmesi gerektiğini ifade etmiştir. Kararın gerekçesinde, Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi) ele alınmış ve manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde saldırının özelliği yanı sıra, tarafların kusur oranı, sıfatı, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarının da dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda ayrıca, hükmedilecek manevi tazminatın zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıdığı ve malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaçlamadığı belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi)
- Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi
4. Hukuk Dairesi         2016/4354 E.  ,  2018/476 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 30/12/2010 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2- Davalının diğer temyiz itirazına gelince;
    Dava, alenen hakaret ve basit tehdit eylemlerine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, avukat olan davacının, icra işlemlerinden daha fazla ücret tahsil ettiğini iddia eden davalının, müvekkiline telefonda hakaret ve tehditte bulunduğunu, ... Adliyesi koridorunda karşılaştıklarında, “niye benim paramı vermiyorsun, ben senden bu parayı almasını bilirim, benim arkam güçlüdür, sen daha benim kim olduğumu bimiyorsun, sen yalancısın, neden yalan söylüyorsun, şerefsiz” şeklinde sözler sarfettiğini bu nedenle davalı hakkında, hakaret ve tehdit suçlaması ile kamu davası açıldığını, buna ilişkin yargılamanın halen devam ettiğini, icra müdürlüğü vasıtasıyla gönderdiği yazıda da, “ben böyle bir avukat görmedim, hayret, avukatlığına inanamıyorum, gülüyorum vs.” şeklinde ifadeler kullandığını ileri sürerek, manevi tazminat isteminde bulunmuş, yargılama sırasında davacı 16/02/2012 tarihli oturumda; davasını, sadece ceza davasına edilen hakaret ve tehdit eylemleri nedeniyle açtığını belirtmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi (818 sayılı BK 49. maddesi) hükmüne göre, kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken, saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir
    hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4.maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Davaya konu olan olayda; olay tarihi ve gelişim şekli, söylenen sözlerin niteliği ve yukarıdaki ilkeler göz önünde bulundurulduğunda, hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi