16. Hukuk Dairesi 2016/18073 E. , 2020/3132 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1976 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümleri hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle 14.05.2014 tarihinde dava açmış ve çekişmeli taşınmaz bölümlerinin yargılama sırasında 06.06.2014 tarihinde 1524 parsel numarası ve 35.818,67 metrekare yüzölçümü ile idari yoldan Hazine adına tescil edilmesi üzerine davayı tapu iptali ve tescil davası olarak ıslah etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 1524 parsel sayılı taşınmazın karara ekli bilirkişi raporunda (K) harfi ile gösterilen 487,48 metrekare yüzölçümlü ve (L) harfi ile gösterilen 17.071,20 metrekare yüzölçümlü bölümlerinin davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile tarım arazisi vasfı ile en son parsel numaraları verilmek suretiyle davacı ... adına tesciline, ... ve ... aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece özetle, davacı lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile hükme esas bilirkişi raporunda (K) ve (L) ile gösterilen bölümlerin davacı adına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Davacı, dava dilekçesine ek haritada (K) ve (L) harfleri ile gösterilen bölümler hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda (K) harfi ile gösterilen bölümün tam olarak neresi olduğu anlaşılamadığı gibi, şeklen bakıldığında dava dilekçesine esas haritada (K) harfi ile gösterilen yer ile birebir aynı olmadığı görülmektedir. Keşifte dinlenen yerel bilirkişilerce, dava konusu taşınmazların 5-6 yıldır fıstık ekili olduğu, fıstık ekilmeden hemen önce içindeki taşların temizlenerek imar-ihyanın gerçekleştirildiği beyan edilmesine rağmen, bu beyanlarla çelişen, taşınmazların imar-ihyasının tamamlandığı ve 25 yıla yakın süredir işlendiği yönündeki denetime elverişli olmayan ziraat bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmiştir. Ayrıca, hava fotoğrafı incelemesinin yöntemine uygun şekilde yapılmadığı, hava fotoğraflarının uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi yerine ziraatçı bilirkişi tarafından yorumlandığı anlaşılmaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu 1524 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi olan 2014 yılından 15-20-25 yıl öncesine ait farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarından en az üç adedi Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı, bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi, 3 ziraat mühendisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti eşliğinde yeniden keşif yapılmalı, fen bilirkişisinden dava dilekçesine ek haritada (K) ve (L) harfleri ile gösterilen dava konusu yerleri belirlemesi ve kroki üzerinde göstermesi istenmeli, dava konusu taşınmaz bölümlerine ait çift hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı, temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları da değerlendirilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan, taşınmazın zirai faaliyete konu olup olmadığı, zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığı ve komşu parseller ile dava konusu taşınmazlar arasında nitelik farkı bulunup bulunmadığı hususunda bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve denetime elverir şekilde rapor istenmeli ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar yerine getirilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.