7. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3365 Karar No: 2021/10074 Karar Tarihi: 14.09.2021
5607 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/3365 Esas 2021/10074 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçuna ilişkin hüküm temyiz edilmiş ve Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından incelenmiştir. Mahkeme kararında, hükümden sonra yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın sanık lehine hükümler içerdiği belirtilerek, ilgili yasal koşulların oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapmanın yerel mahkemeye ait olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca, suç tarihinde yürürlükte olan kanun maddeleri de dikkate alınarak, sanığın eyleminin \"Basit Yargılama Usulü\" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5607 sayılı Yasaya eklenen 3/22. madde, 5/2. madde, 7242 sayılı Yasanın 61. ve 63. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 6455 sayılı Yasa'nın 54. maddesi, 7188 sayılı Yasa'nın 24. ve 31. maddeleri, ve 5271 sayılı CMK'nun 251/1. maddesi.
7. Ceza Dairesi 2019/3365 E. , 2021/10074 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, nakil aracının iadesi Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, 2) Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasanın 54. maddesi ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu gözetilerek; Anayasa Mahkemesi"nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 14.01.2021 tarih ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibarıyla hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa"nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK"nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca sanığın eyleminin “Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.