22. Hukuk Dairesi 2020/604 E. , 2020/3456 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının eşinden boşanması üzerine aleyhine nafakaya hükmolunduğunu, nafaka ödemeleri nedeniyle davacının ücreti üzerine Elmadağ İcra Müdürlüğünce haciz konulduğunu, ücretinden her ay 313,00 TL kesildiğini, ancak bir müddet sonra nafaka ödememekten kaynaklı olarak ... 5. İcra Ceza Mahkemesinin 26/06/2007 gün 2007/743-1602 esas ve karar sayılı kararı ile aleyhine 3 ay hapis cezasına hükmedildiğini, davacının işvereni olan davalı şirketin cezaevine girdiği ana kadar bu parayı ödeyeceklerini bildirdiğini ancak ödemediğini, bu sebeple 90 gün cezaevine girerek özgürlüğünden mahrum bırakıldığını ileri sürerek, ücretinden hacze istinaden kesilen ancak icra dosyasına aktarılmayan miktarın kesintinin yapılmaya başlandığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi tahsiline karar verilmesini, ayrıca haksız yere cezaevinde kalmasına neden olan davalı işveren aleyhine 10.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının Makine Kimya Enstitüsü Barutsan A.Ş"de taşeron firma olarak iş alan ... Temizlik Ticaret bünyesinde çalıştığını, davalı şirketin ise limited şirket olduğunu, davacının çalıştığı işyerinin şahsa ait olduğunu, bu sebeple davalı şirkete gelen haciz yazısı ile ilgili olarak herhangi bir işlem yapılmadığını, davacının işvereni davalı şirket olmadığından davanın husumet yönünden reddi gerektiğini savunmuştur
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında husumet noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı davasını Öztekin Oto İhr İth Ltd Şti’ye yöneltmiş, davalı şirket ise davacının ... şahıs işletmesi çalışanı olduğunu savunmuştur. Mahkemece dava, davalı şirket aleyhine sürdürülerek sonuçlandırılmış ise de, davalının husumet itirazı yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmamış olması hatalıdır. Davacının Makine Kimya Enstitüsü bünyesinde ihale ile iş üstlenen alt işveren işçisi olarak çalıştığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Dairemizce geri çevirme kararı verilerek, davacının geriye dönük tüm Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları istenilmiş olup, bu kayıtlar incelendiğinde de davacının işvereninin “Vedat Öztekin” olduğu görülmektedir. Aynı şekilde, hizmet alım sözleşmelerinde taraf olarak “... İnşaat Taahhüt Turizm Ticaret Sanayi (...)” ünvanı yer almaktadır.
Ayrıca davacı tarafından ... 2. İş Mahkemesi"nin 2007/480 esasına kayıtlı olarak davalı şirket aleyhine açılan davada; her ne kadar dava şirkete açılmış ise de, davacının işverenin şahıs Vedat Öztekin olduğunun anlaşıldığı ve bu durumun temsilcide yanılma olduğu kabul edilerek, davacının ...’e ait işyerine iadesine karar verildiği ifade edilmiştir. ... 2. İş Mahkemesinin 2007/480 E. 2008/188 K. sayılı kararı Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir.
Mahkemece Gelir İdaresi Başkanlığı, Vergi Dairesi, Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde nezdinde birtakım araştırmalar yapılmış ise de, gerek bu cevabi yazılar gerekse yukarıda açıklanan deliller birlikte değerlendirilerek, öncelikle husumete yönelik uyuşmazlığın giderilmesi gerekirken, bu yönden herhangi bir sonuca varılmadan işin esasına yönelik karar verilmesi hatalıdır.
Belirtilen sebeplerle, mahkemece uyuşmazlık konusu döneme ilişkin tüm kayıtlar ve belgeler birlikte incelenerek husumet noktasında titizlikle araştırma yapılmalı, özellikle dosya kapsamında bulunan Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yazısında ...’in 31/01/2009 tarihinde şahıs işletmesini, tüm aktif ve pasifi ile birlikte ... Oto İhr İth Ltd Şti’ye devrettiği, ancak ilgili Ticaret Sicil Gazetesinin ibraz tarihi olan 17/03/2009 tarihinde kapanışın tamamlandığının belirtildiği de dikkate alınarak, husumet noktasında bir karar verilmelidir. Husumete ilişkin uyuşmazlık giderilmeden işin esasına yönelik karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.