15. Hukuk Dairesi 2017/808 E. , 2017/2690 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava yüklenici tarafından açılmış, birleşen dava ise iş sahibi tarafından açılmış olup, mahkemece asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararı 20.07.2016 tarihinden sonra verilmiş ise de bu tarihten önce HUMK hükümlerine göre temyiz incelemesine konu olmuş mahkeme kararı bulunduğundan, HMK geçici 3/2. madde gereğince HUMK"nın 5236 sayılı Kanun"la yapılan değişiklikten önceki hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinden, HUMK"nın değişiklik öncesi hükümlerine göre temyiz incelemesi yapılmıştır.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olduğu, yasa yoluna konu olmayan birleşen dava veya karşı dava için kesin hükmün oluşacağı açıklanmıştır. Yine gerekçenin devamında davaların yığılması halinde de birbirinden bağımsız talepler için yasa yoluna başvurmama veya başvurunun reddi ile kesin hükmün oluşacağı belirtilmiştir.
09.05.1960 tarih 1960/21 Esas, 1960/59 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararında; sonradan çıkan içtihadı birleştirme kararının temyiz mahkemesinin bozma kararına uyulmakla meydana gelen usule ait müktesep hak esasının istisnası olarak, henüz mahkemede veya temyiz mahkemesinde bulunan bütün işlere tatbikinin gerekli olduğuna karar verilmiş olup öğreti ve uygulamada bir hususun Yargıtay bozma kararı kapsamı dışında kalmasının usuli kazanılmış hak mı yoksa kesin hüküm mü sayılması gerektiği konusunda bu içtihadı birleştirme kararına göre sonuca gidilmesi gerektiği belirtilmiştir (Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü 1991 5. baskı. Sf: 2342 vd.). Bu karar nedeniyle HUMK uygulamasında temyiz edilmeyen veya temyiz itirazları reddedilen bölümler için kesin hüküm oluşmayıp usuli kazanılmış hak meydana
./..
s.2
15.H.D.
2017/808
2017/2690
geleceği bozma kararından sonra verilecek yeni hükümde temyiz itirazları reddedilen hüküm bölümleri için dahi yeniden hüküm kurulacağı kabul edilmekte ise de bu içtihadı birleştirme kararı birbirinden bağımsız olmayan davalar yönünden geçerli olup bağımsız nitelikte davalar için temyiz edilmeme veya temyiz itirazlarının reddedilmesi halinde uygulama alanı bulmaz. Üstelik HMK 110. madde gerekçesinde bir dava içindeki bağımsız talepler için dahi kesin hükmün oluşacağı belirtildiğinden bu gerekçe ile birlikte değerlendirildiğinde 110. maddedeki yeni düzenleme nedeniyle bu içtihadı birleştirme kararının kapsamı ve uygulama alanı da daralmıştır.
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 30.10.2014 gün 2014/ 4445 Esas, 2014/6204 Karar sayılı kararıyla bozulmuş ve asıl dava yönünden verilen red hükmü sair red kapsamına sokulmuş olup, karar düzeltme aşamasından da geçmiş ve kesinleşmiştir. Verilen sair red kararı onama hükmü ile eşdeğerde olup asıl dava yönünden kesin hüküm oluşmuştur. Bu nedenle asıl dava yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.