10. Hukuk Dairesi 2014/2564 E. , 2014/3623 K.
"İçtihat Metni"
1-..., 2-..., 3-..., 4-... adlarına Av. ... ile 1-... Başkanlığı adına Av. ..., 2-.... Ltd. Şti. adına Av. ... arasındaki dava hakkında ... 9. İş Mahkemesinden verilen 02.11.2011 gün ve 2009/471 E., 2011/712 K. sayılı hükmün, Dairemizin 03.06.2013 gün 2012/1714 E., 2013/12318 K. sayılı ilamı ile BOZULMASINA karar verilmiştir. Bozma sonrası, Mahkemenin verdiği 06.11.2013 gün ve 2013/537 E., 2013/676 K. sayılı karar ile önceki kararında 6100 sayılı HMK’nın 373/(5). Maddesi uyarınca direndiği anlaşılmış olmakla ve Direnme üzerine yapılacak işlemlerin neler olduğu 6100 sayılı HMK’nın 373’ncü maddesinin (5). fıkrasında; “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılır. (6) fıkrasında da; “(6) Hukuk Genel Kurulunun verdiği karara uymak zorunludur.” şeklinde ifade edilmiş olmakla birlikte 5 Temmuz 2012 gün ve 28344 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 40. Maddesi ile 5521 sayılı Kanuna eklenen Geçici 2’nci Maddedeki;“ Bölge adliye mahkemelerinin, 5235 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, Yargıtayın bozma kararlarına karşı verilen direnme kararının temyizi halinde dava dosyası, önce kararı veren daireye gönderilir. Direnme kararları daireler tarafından öncelikle incelenir. Kararı veren daire, direnmeyi yerinde görürse kararı düzeltir; yerinde görmezse talebi on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna iletir.” şeklindeki düzenleme karşısında, direnme kararının süresi içinde temyizen incelenmesi SGK Başkanlığı avukatınca talep edilmesi üzerine Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Dava, 12.09.2005 tarihli kazanın iş kazası olduğu ve sigortalının aylık ücretinin 1.000 TL olduğunun tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulü ile 12.09.2005 tarihli kazanın iş kazası olduğu tespitine, ücrete ilişkin talebin reddine karar verildiği, hükmün Dairemizce; “…davacılar murisi hakkında işe giriş bildirgesi, dört aylık prim bordrosu gibi işverence düzenlenmiş belge bulunmayışı, müfettiş raporunda trafik kazasının iş kazası sayılmayışı, bordro tanıkları ve diğer tanıkların anlatımına göre davacılar murisinin emekli olup, işçilerin toplandığı kahvede şoför olarak beklediği, bu sırada davalı işveren işçisi ..."un rahatsızlanması sonucu kazaya karışan aracı ambarlı tır garajına götürmesi için yardım istemesi üzerine kazalının aracı teslim alarak akabinde trafik kazasının meydana gelişine göre, hizmet akti ve gerçek çalışma olgusu somut ve inandırıcı delillerle ispatlanamamıştır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilerek, davanın reddi yerine, eksik inceleme, yanılgılı değerlendirme sonucunda, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi,” gerekçesiyle usul ve yasaya aykırı şekilde bozulduğu belirgin bulunmakla, Dairemizin 03.06.2013 gün 2012/1714 E., 2013/12318 K. sayılı ilamının ortadan kaldırılması gerektiği anlaşılmıştır.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Dairemizin bozma ilamı kaldırılarak Mahkemenin direnme hükmü onanmalıdır.
SONUÇ: 1- Mahkemece verilen direnme hükmünün açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğu anlaşıldığından, Dairemizin 03.06.2013 gün 2012/1714 E., 2013/12318 K. Sayılı Mahkemenin anılan kararının bozulmasına ilişkin sayılı ilamının KALDIRILMASINA;
2-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan direnme hükmünün ONANMASINA, 25.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.